İntiharlar Kuşanıyorum...
İntiharlar kuşanıyor yalnızlığım
Bir yalanın kuyruğuna kapılıp giderken Acıya diriliyor kabuslarım. Ölümün el pençe oynadığı oyunlar seriliyor döşeğime Sahi;ölmek veda hutbesin de okunan son şiir midir? Yoksa;yaşamın sonsuzluğunun ön sözü müdür? Deniz dalgalanıyor gözlerimde Binlerce yüzün lekesi tenime yapışırken Ve nefesleri kullağıma küpe olurken Gidişimin arkasına sığınan gölgelerin pis kokusuna,secde oldu ellerim. Buruşuk kanların müptelasına kapıldı gecelerim Etimden süzülen iblisin kahakahasına fon olurken ruhum Hangi bilinmezlik yok edebilir ki gerçeğin,düşman olduğunu Ve hangi yazgı yutabilir ki masum yaşların,gülüşlerimin içine sığınmış ahların duası olduğunu Sahi;ahlara boyun büken çocuğun sesine ayaklanan melek nerede? Yalnızlıkla kuşanıyor intiharlarım Çaresizce hükmün kırbacını yerken Geçmişin altında eziliyorum Sigara dumanına yapışan bir nefes gibi Gardiyan sabahlarıma düşen, tek bir hücrenin adı var dilimde Güneş! tohumunu at çamur katranlı yüreğime Ve kara duvağınla sarmala bedenimi Yeryüzündeki yıldızın yaradalışında ki mucizeye şahit düşlerim. Bilinmeyen gözlerin tek suçlusu değilim Bir çığlık bendeki bağırdığımda sur"u hareketlendirecek gibi Uçurumun ucuna asılan günah bombasının pimini çekecek gibi Masalların eyaletine kapılıpta giden çocuğun serüveninde ki yalan gibi İntiharlar kuşanıyorum Kimliksiz yarınlarımın meçhul sonuna yürüyorum Aldanıyorum geleceğin kör ağına Ben intiharlar kuşanıyorum bir bilinmezliğin gizli bahçesinde Ben kusuyorum içtiğim sevapları Günahların damarında kaybolup gidiyorum Uçuruma asılan kuşun kanadında ki cesedim! Suçlanan bendim ama ya siz; Öldürdünüz ruhumu Gözünüzden akan kana karıştırıp kahpeleştirdiniz! Hınzır oyunların figüranısınız Fani hayatın zavallı kurbanı -sizler- Umarsız bir kumar oynayıp kandırdınız Bir başlangıcın sonu gibi yaşattınız hayatı Sahi;siz zebanilerin yardakçısı Ölümün pençesinden kurtulamayacaksınız Yalnızlığınız intiharlar kuşandıracak döşeğinize İntiharlarınız yalnızlığınızı kuşanacak Çaresizliğiniz içinizi üşütüp yok edecek silüetinizi Yaşattığınız gibi yaşayacaksınız Tıpkı ben gibi kendinizi infaz edeceksiniz Gardını alan genç kızın koynunda... |
Güneş! tohumunu at çamur katranlı yüreğime
Ve kara duvağınla sarmala bedenimi
Yeryüzündeki yıldızın yaradalışında ki mucizeye şahit düşlerim.
Bilinmeyen gözlerin tek suçlusu değilim
Bir çığlık bendeki bağırdığımda sur"u hareketlendirecek gibi
Uçurumun ucuna asılan günah bombasının pimini çekecek gibi
Masalların eyaletine kapılıpta giden çocuğun serüveninde ki yalan gibi
güzeldi ..tbrikler