TRAJİK BİR FİLM
dün gece yatağımda gözlerimi tavana dikmişken hayalin canlandı
sanki bir film başlıyordu geçen yazılar yapımcılar ve oyuncular senaristlerde sen ve ben yönetmen kader çekildiği yer İstanbul film değil bu sanki herşey gerçek rüya mı sana seslenmek istedim ellerine dokunmak saçlarına okşamak gözlerine doya doya bakmak yanaklarından öpmek sana sarılmak sevişmek istedim sabahlara kadar tenini koklamak içime çekmek bir aşktı bu arzuydu tutkuydu istekti sana duyduğum sonsuz heyecandı sanki bir soyut resim bergman filmi yada bir beethoven bestesi no kaç hiç bitmemeliydi kenetlenmeliydik kimse rahatsız etmemeliydi bizi kesinlikle dur denmemeliydi sahneye uyanmamalıydık motor sesi hiç susmamalıydı sabahın ilk ışığına kadar çekilen bir aşk sahnesi mi bu anı yaşamak hayattaki herşeye bedeldi meyve veren bir agaç yeni açan bir çiçek uçmayı öğrenen yavru bir kuş yaşamdı bu mutluluktu doğanın düzeni işleyişi ne mutlu sevmek sevilmek sevdiğinle olabilmek onunla nefes alabilmek ne güzel şey canım demek her canlıyı sevebilmek korumak ne mutlu sevdiğini üzmemek kan dökmemek ne mutlu her toprağa mutluluk tohumları ekebilmek büyütmek azimle kardeşçe yaşayabilmek öldürmemek yıkmamak ne mutlu insan olabilmek uçurtmalarla süsleyebilmek masmavi gökyüzünü gülen mutlu çocuklarla koca bir kalp çizmek bulutlara içinde Ö ve Ç yani sen ve ben ikimiz adını dağlara tepelere taşa ateşe kuma toprağa suya herşeye yazmak ne güzel şey el ele gezmek seninle adımlamak dünyayı karış karış kuş sesleriyle serin bir orman esintisinde sırtında kadife ceketim sararmış yapraklar dört bir yanda eski bir bankta oturup elim dizinde geçen günleri hatırlamak sensiz günlere yanmak kırık bir tebessümle kahveleri yudumlarken selvi boylum al yazmalımı izlemek bir kış günü seninle güneşli güzel yarınlara inanmak belki bir gün baba olabilmek hayat yoldaşım seni çocuğumun annesi görebilmek sarılmak ikinize sevgiyle büyütmek üzülsekte ülkemizin olumsuz gidişatına pesetmemek Atamızın ışığıyla aydınlatmak onu bilimle sanatla sporla iç içe yıllar geçip gitsede bir su gibi aksada artık baş başa yorgun demokrat çekilsek köşemize o artık kendi yolunda yeni ailesinde temennim mutlu maziyi düşünsek sana olan aşkımın sevgimin ilk kıvılcımlarını ateşini yanağından süzülen bir damla yaşı silsem ellerine sıkıca kenetlenerek albümdeki eski fotoğraflarımıza baksak eski bir şarkıyla hüzünlensek okusak birlikte sana yazdığım şiirlerimi içimde kopan fırtınaları tek istediğim artık hayattan benden önce ölmemen inan aşkımız ölümsüz sensizliğe katlanamam çekemem bu acıyı sevgi bu kadar yüce değerli ki sevgi bu kadar hayati ruhumuzu besleyen damarlarımızdaki kan adeta yaşayamayız yaşatamayız sevgisiz kendimizi toplumu koca yaşlı dünyayı bembeyaz kırık bir martının kanadı incilmiş bir leyleğin ayağında sevgi sarsak onu sevgimizle uçarken bize ettiği sessiz teşekkürü görsek susuz çatlamış topraklara su annesiz minik bir kediciğe süt versek ağlatmasak incitmesek yaşatsak her canlıyı yaşatsak her sevgiyi bilgiyi bir film karesi bir rüya bir hayalde olsa sonu güzel yada iyi bitse ne güzel şey seni yaşamak maziyi hatırlamak kalbimde derin acı bırakan |