Kudümler çalıyor diril ey ömrüm
(Cana yakın gel ki canan olasın)
Az sonra kudurur içimde deniz Her şey bir kuytuya sığınır birden Hicaz havalanır nazlı sesinden İniltiler artar derinden derin Artık uyusam da taş keser yerim Sevdana uyansam Gözleri körüm... Kuşlar ötüşürken eski sazlıkta Güneşler tutulur gördüğüm vakit Ruhumu çarmıha geren her mahur Erken mi gelişim sazendeliğe Saçın tel tel hüzzam Gözlerin mağrur... Cümbüşü hiç kimse ney diye çalmaz İsterdim bitmesin yaz akşamları Çinko çatılara dolu yağarken Ey aşk beni sen öldürdün sanadır ahım Olduğunca hoyrat Ve acı ruhum ... Benim de hatalarım var ben de insanım Utandığım zaman değişir rengim Üç adım ötemde dönülmez yollar Hırçın hoyratlara tutulmuş sesim Sıvasız duvarda asılı kalmış Rengi sarı solmuş Segah bir resim... Kudümler çalıyor dinle ey ömrüm Tamburlarda acem aşeyran hava İçim tef tutmadan ağlıyor oysa Görmeden yüzünü sığ sularımda Öylesine efkâr öylesine gam Kuru bir yaprak misali düştüğüm yerde Halimi sormayın Perişan halim... Fevzi CAHİT Ozanca/İZMİR |
Aslında güzel bir şiir
az biraz demlenseymiş tekrarlardan kaçınsaymış şair çok güzel olacakmış, erken doğmuş şiir
Kudümler çalıyor diril ey ömrüm
Tamburlarda acem aşeyran hava
İçim tef tutmadan ağlıyor oysa
Görmeden yüzünü sığ sularımda
Segah bir resim... beğendim güzel
ama
gam -keder eş anlamlı; Saçın tel, tel hüzzam ,tel tel ikileme virgül olmaz orada.
saygılar