Gece Vardiyaları *
1.
Bu sıkıntılı floş tarlasında yapayalnızken Eski tezgâhlarda dokuduğum saçak desenlerine Işıltılı ipek gözlerini çizmiştim Sevgilim acılarla dolu şiirler ezberimde Döndükçe gres yağını ezen dişliler gibi İncecik dudakların da her gece Korunmasız dudaklarımı ezsin isterdim Hiç düşmesem bile aklına Paylaşılan bir sevginin sevincini duyarak Yine de senin uzak ve titreyen Soğuk yatağında üşüyen yüreğini Sonsuza kadar tutuşturmak isterdim Kimse bilmiyor her makara değişiminde Yanlış renkler taktığımı tahta cağarlığa Yeşil yerine mavi örneğin Aklıma sen gelince apansız Ve işsiz kaldığında solgun yüzüne yazılan Zayıflamış umarsız Kimse bilmiyor nasıl dokunur Bu alımlı bu pahalı desenler Denize bakan varsıl yalıların Lüks otellerin kadife perdelerini süsleyen Sabahlara kadar bir denizkızının Saçlarıyla dokuduğu Gece vardiyalarının bedeli Hiç ödenmemiş emeğimce soylu Seni düşleyebilmek Terlemiş tezgâhlar halden bilip sustuğunda Uzak yollardan dönen Yorgun doru atlar gibi Anlatabilmek seni Şu çıkrığı döndüren mumlu ipliği Değiştirmek kadar kolay değil Kimseler olmasa da yanımda Sana "sevgilim" diyebilmek de Bir çiçeğe su vermek kadar |
gece zaten herşeyi misliyle yaşatanmış ya
hikayesi çok hoş şiirin, anlatım tarzı tezgahlarda dokunan şiirler
şiirin satır aralarında çokkk farkı hikayeler var