ÇOCUK İŞÇİLER İÇİN EKMEK ARASI BİR ŞİİR
Küçük sanayilerde
Güvencesiz emeği Körpe ellerinde Saati belli mi Çalışılan gün boyu Sözleşmelerden habersiz Patron korkusuyla çekingen Kaytarmak tek hakları Yinelerken gizli bir ânı Anımsayıp pazar sinemalarında Seviştikleri şuh kadını Oysa uyardıkları umarsızlık Haftanın altı günü Uykusuz gözler, sefertasları Yağ tiner boya kokusu Zımpara ellerinde ya da anahtar Lastik ayakkabılarının yırtığı Çamurlar içinde düşlerler yine de gülümseyen bir kızı Duvardaki posterine bakıp yorgun Dinlerken Ferdi Tayfur’u Usta, bu arsız çamurun sınırı nerde Varoşlarında mı kaçak konduların Yoksa dikenli telörgülerinde mi yokluğun |
Bir kendir atarsın boynuna
Sivasın buzlu meydanında
Artık anlına yazılmıştır hamallığın
Bir sırtı kalın kapşonlu hanım
Ya da beyin
Aç it gibi dolanırsın peşinde
Yükünü sarsın diye sırtına
Üç aşağı beş yukarı
Pazarlıktan sonra
En ucuzundan
Yükünü sarar sıtına
Ve yükü yetmiyormuş gibi
Başlar sorgulamaya
-Neden okumuyorsun be evlat şu yaşta
Bak sırtında bir kazak da yok
Donmuyormusun Sivasın kışında?
Ve yutkunursun
Sözcükler düğüm düğüm olur boğazında.
Ve iyilikten sayar
Verdiği o üç kuruşuda!
Yani bende bu yolları yakinen tanırım.
Güzeldi.. Beğeniyle okudum.
Tebrik eder, sevgiler, saygılar sunarım.