kalem sadece yazdığı yeri yakar
Yüreğine sevdiğim kadar yazıyorum
Yorgun harfler dökülüyor dudaklarımdan Tek celselik ferman kaldı ellerimde Sen endişe etme hatta duyma beni Kendimi karanlık bir odaya hapsettim Kendisinin katili rolünü oynuyorum. Bak ben taş değilim ; seviyorum seni Bir melek değilim; verilen talimatı uygulayan Bak ben kızıl bir rüzgarım seni sayıklayan; duy beni Evet, Önsözü sen olan bir kitap yazıyorum Ama devamını hangi sayfaya yazacağım bilmiyorum Gözlerim kan kalemim pamuk Bu kitap sadece okuyanı esir alır Bu kalem sadece yazdığı yeri yakar. Dudaklarımdan kalbine ne dualar doldurdum Ellerini semaya kaldırıp amin bile demedin Sevdam destan sayfalarına yazıldı Okumadın bile Senin mabedine ömrümü adadım Dönüp bakmadın bile Belki gelirsin gönlümün mabedine Ya da sözlerim bu ayrılığın esareti olarak kalır. Ben senin ne yokluğunun bir eksiğine Ne de bir fazlana razıyım Ben sadece sana aitim Ve ben gönlümü çöl eden sensizliği sana adıyorum Dünyayı senin adınla adımlıyorum… Bu dünya zavallı Bir ayrılık kurşunu gibi saplanır yüreğime Bu geceler saadet geceleri değil , cezaevi Bir seversin bin öldürür beni. Evet Kalbim yazdıklarım kadar temiz değildir Ne kadar aşık varsa gönlüm o kadar mundar Ve gökte ne kadar yıldız varsa yorgunluğumun konuğudur O zaman her haneme kazınan mezar taşı olarak kal 16/02/2010 Söz: poLo_aS(H.T) |