CÜRÜM

Aklım pervasızca , cürüm işliyor,
Pazara çıkarıp satasım gelir.
Haline bakmadan neler düşlüyor,
Ölmeden yasımı tutasım gelir.

Nefesim boğuyor, daralıyorum
Biçare mısralar karalıyorum
Gönlümü ne diye yaralıyorum
Bir duman misali tütesim gelir.

Bir yere çakılır dalar gözlerim,
Çekilir köşeye susar izlerim.
Dökülür ortaya kirli bezlerim,
Zehri bal diyerek yutasım gelir

Ağlasam çaresiz ,sesim duyulmaz
Ne söylesem sözüm,sözden sayılmaz
Boşluğa savrulur ,gönle yayılmaz
Dilimi koparıp atasım gelir

Bulaştım dünyanın kirli işine,
Bomboş hayallerin düştüm peşine
İbrahimce girip Hak ateşine,
Deliksiz bin sene yatasım gelir.

Yoruldum hayatın türlü cevrinden,
Çilenin üstüme toplu devrinden.
Halime duyarsız hissiz fevrinden,
Aldığım nefese , çatasım gelir.

Masivaya dalıp boşa kavruldum
Yaprak oldum dört bir yana savruldum
Yaşım ilerledi biraz duruldum
Ruhumu ölüme satasım gelir

Bir hesap defteri koynumda duran ,
Derine daldıran ;eskiten, yoran.
Bir gemi ararım, huzura varan,
Rahmet deryasında batasım gelir .