BIZ...
Iki ayrı kutubun, iki ayrı insanlarıymışız biz...
Tam kavuşurken imkansızlığını farketmişiz... Direttikçe yenilmişiz, kuvuşamayan dağlar misali Uzaktan uzağa, sevdamızı içimize gömmüşüz... Iki ayrı şehrin, iki ayrı sevdalılarıymışız biz, Ben senin şehrine hasret, sen benim... Biz sevmeyi hasretliğe tercih etmişiz. Kavuşursak hasretliğe ihanet ederiz, Biz iki ayrı dünyanın, iki ayrı sevdalılarıymışız... Birimiz zaaf saymış sevmeyi, istememiş.. Birimiz ise Ab-ı hayat- suyu diye Içmiş sevdayı , baki kalsın diye... Biz iki ayrı denizmişiz seninle Delicesine coşan, çağladıkça durulmuşuz... Birbirimize akacak yerde, Birbirimizi teğet geçmişiz.... Biz iki ayrı gezegenmişiz meğer, Birimiz Ay, diğeri ise Güneş... Birimiz batmadan, birimizin doğdugu an, Sadece sınırlı vakitlermiş... Biz iki küçük yaramaz çocukmuşuz işte, Birimiz kız, birimiz erkek... Evcilik oyunu oynarken, Kavgamız silah olmuş.. Küsmüşüz birbirimize, Vurmuşuz içimizin en saf yanını, Gömmüşüz oyunumuzun içine.... Biz iki ayrı bendenmişiz meğer, Birimiz çoktan ölü, diğeri ise hâlâ diri... Birimiz mezarın üstünde açan çiçek, Diğeri ise, onu sulayan gerçek.... YAZAN: GÖNÜL CESLI SALI : 14:39 03.11.2009 |