Yanık Sevdanın HikâyesiArada bir mektuplarını okuyorum gözlerim yaşlı… Sonra resimlerine bakıyorum eski günleri hatırlayarak… Son zamanlarda öksürüyorum sık sık. Burası çok soğuk, sen üşümüyorsun değil mi? Kızardın bana ceketimi almadan dışarı çıktığımda. “üşürsün” derdin. Bazen sokaklara atıyorum kendimi bunalıyorum bu yalnızlıktan… Issız sokaklara dalıyorum aklımda düşünceler… Sonra bir sigara yakıyorum cılız bir umut ışığım olarak… Çocuklar annelerine beni soruyor: “kim bu adam?” diye. “Deli” diye cevap veriyorlar… Gülüp geçiyorum bende ne yapayım?.. Ara sıra mahallenin delikanlılarıyla sohbet ediyoruz. Uzun uzun aşk muhabbetleri falan… Arkadaşlar halı sahaya çağırırlardı eskiden. Sende: “Arkadaşlarına ayırdığın kadar bana vakit ayırmıyorsun” derdin. Artık onlarda aramıyorlar… Bazen televizyon karşısında uyuyup kalırdım. “Hiç romantik değilsin” derdin… Sonra çiçeklerle falan gelirdim eve gönlünü alırdım… Kahveyi senin kadar güzel yapamıyorum. Orta şekerli ve köpüklü… Yemeklerini de özlüyorum. Birkaç kilo aldığımda seni suçlardım… Sinemaya giderdik bazen. Ben uyuyup kalırdım sende bana küserdin… Sonra aynı filmi getirirdim, mum ışığında izlerdik… Şimdilerde hayalin dolanıyor evin içinde. Sesleniyorum kayboluyor. Bir hüzün çöküyor içime… Şiirler yazıyorum senin için… İçinde her zaman “sen” geçen… Şarkılar seçiyorum ikimiz için… İçinde her zaman “ayrılık” geçen… Nevin hanım hala seni soruyor. “Selamımı söyle” diyor… Bırakıp gitti diyemiyorum ki. Çekiniyorum… “Neden?” diye sormalarından korkuyorum. Çünkü bilmiyorum… Ama şunu biliyorum… Ben seni hala seviyorum… |