Cumali...
Arkanda tomurcuk güller bırakıp
Ne idi şehirde işin cumali? Gencliğin yıllarla beraber akıp Her mevsimin olmus, kışın cumali Gördümki beline, sancılar vurmuş Gözünün ağına ,perdeler durmuş Romatizmaların, hepten kudurmuş Nöbetler geçirir, başın cumali Satıp savmaladın ,köyde herşeyi Ineği ,koyunu vede eşşeği Minder diye yere serdin döşeği Sıcak bile değil ,aşın cumali Sağın solun varoş ,adresinde yok Bir çilekeş karın, on çoluk çocuk Her tarafın delik, yağmur ve soğuk Buzlanmış bıyığın ,kaşın cumali Ne bağkur üyesi, nede sigorta Cepte kuruşta yok ,özelde yata Babadanda miras ,kalmamış sata Ellerin cebinde ,,kasin cumali Kan davasımıydı ,şehre getiren Göç belasımıydı, seni bitiren Filimler konusu ,gibi hatıran Nefesin vermeden ,düşün cumali Hammalık yaparak ,eşya taşırken Corba parasını, kazanam derken Üst geçit yerine, alttan yürürken Kamyona toslamış döşün cumali Kimin var, kimlere haber salacaz ? Hadi namazını öyle kılacaz Mezar parasını nerden bulacaz ? Ortalıkta kaldı, naaşın cumali bir karapece siiri |
Corba parasını, kazanam derken
Üst geçit yerine, alttan yürürken
Kamyona toslamış döşün cumali
Çoktandır görüşmedik değerli Şairim, ya sen yoktun, ya ben göremedim, yüreğine sağlık yine güzel dizeler ve güzel bir yorum, sevgi ile...