Erotik Şiirler Atlasımgecenin G noktası gecenin G noktasına değdi tenimiz kırmızı bir zelzele tenin tenha yerlerinde dilbaz oldu şehvet nefesin örtününce bedenime nefesin ki önsözüdür yağmurlu devinimlerinin kâşifi benim gövdenin saklı şehrinin ellerimle heceleyerek kat ettim boydan boya beyaz atlasını teninin yüzünün güneyindeki minik gelincik tarlasına konuyor eşek arıları dilimin ah yarim, ömrümün gizli öznesi ah o memelerin Çanakkale Geçilmez gibi uzanıyor Çin Seddi gibi bir omzundan ötekine bu imlâsı şaşı gecede egemenlik kayıtsız şartsız memelerinde serkan engin teninin cümlesi - Yeis ölüyor biz sevişirken yana yana dönüyor kalbim yörüngende harf harf okuyorum teninin cümlesini serbest stilde yüzüyorum engin denizlerinde teninin dişi kokun kalbime sinmiş terin ağzımın ezberinde yüzüme kanatlanan bir çift beyaz güvercin memelerin bir yağmurlu gonca gül açıyor gövdenin güneyinde bana ben bir kara trenim o gülün içinden geçip giden bahar’a bahar ki ömrüme bulaşmış güneş terin senden gayrısına tenim lâl öptüğün yerlerimde gül devrimi koşar adım sorarım evrene : bir daha nasıl eklerim Aşk’a iyelik eki serkan engin arsız akrostiş Ay’ın ayak izleri doldu avuçlarıma devrilirken düşlerime dev memelerin ciğerlerime dadandı ölümün puslu manifestosu uyanıp dayayınca ağzıma 100 mm’lik bir tütün namlusu arsız bir akrostiş gibi dizildim yukardan aşağıya beyaz sayfasına bedeninin yokluğunda ağzım tenha ellerim lâl şehvet’e açılıyor dar sokakları gövdenin iki nokta üst üste gibiyiz şimdi seninle yeni tanımlara kulaç atan ölüme terli bir isyandır örgütlenen tenimizde bir kardelen başkaldırır gibi beyaz istilanın içinden tam da kanatırken düşlerimi ömrüme teğet geçen umutlar kedere doğru taranmışken saçlarım Troya Atı gibi girdin kanıma yar tek tek düştü gamlı kaleleri kalbimin hep böyle dalgalansın göğsümün gökyüzünde haylaz uçurtması nefesinin serkan engin serçelerle öptüm seni Aşk’a çarpa yalpalaya öpüşüyoruz ancak duvarlar barikat şehvetimize nemli bir alfabeyle başlıyor ağzın ağzın ki kırmızı bir kelebek konmuş yüzüne ah ki serçeler kanat çırpıyor can kafesimde serçelerle öptüm seni düşlerinin ince yerinden iki demet papatyadır koynunda memelerin açar ansızın ağzımın göğüne karşı sonra memelerin dalgın bir nehir ağzımın denizlerine dökülen ağzımla çizerim tenine mor haritasını şehvetin ah ki serçeler kanat çırpıyor can kafesimde serçelerle öptüm seni düşlerinin ince yerinden serkan engin iç içe ben sert bir İ harfi olayım kaygan bir V harfi sen içinde olduğum havalansın eteklerinin altından bana doğru nemli heveslerin bırak! dağınık kalsın şehvetin bir yıldız gibi kaysın ellerim saçlarının gecelerinde düşlerim tutku hecelerinde uzasın memelerin birer tsunami gibi kapansın şehvetimin üstüne bırak! açılsın gövdenin girdapları hasretime barbar bir kavim gibi istila etsin ellerimin meteorları esmer göklerini teninin eklensin ağzım lâv seli ağzına kalçaların bir dağ silsilesi gibi büyüsün kasıklarımın karşısında bırak! dolanalım iç içe tutkunun alevli ağlarına serkan engin kadehi adam eden - kadehim hayattır şarabım sen kalbimi ne yana çevirsem sana çarpıyor senin dışında kalamıyorum nereye gitsem - kadehim tenindir şarabım şehvet dövüyor ağzımın kumsalını bağrındaki çifte gürbüz dalga dörtnala koşuyor ellerimin atlıları teninin bozkırlarında - kadehim aklındır şarabım devrim devrim düşleriyle boyuyoruz dünyanın yanağını hayatı halklar boyu seviyoruz - kadehim hayattır şarabım sen şaraptır kadehi adam eden serkan engin ten yazın eski bir mektup ağzım çoktandır okunmadık susuzluk kuşları sekiyor tenimden geceye sustuğum kimsesizliğim çöl uykusu kalbimin kılavuzu avuçlarımda : temize çek artık ten yazını gövdemdeki serkan engin |
Hâla bu Ersin'in sözlerine inananlar varsa, bir kütüphaneye gidip son 20 yılın önemli edebiyat dergilerini bir inceleyiversinler... Onun kendine has üslûbunu şiir ve yazı dilini göreceklerdir.
Ha, Ersin Bay, Serkan Arkadaş'ın şiirleri uluslararası dergi ve seçkilerde yayınlanıyor. Acaba sen nerdesin?