DOĞASAL DENGE (2)
Türkiye’m,
üç Yanı dört Deniz ile çevrili Cennet Ülkem, İnsanım; "- Bak Pencerenden dışarı, canım! Herşey ak-pak. Görmüyor yakını Gören Miyop Gözün berrak belki Kutup’ları, Afrika’yı, Himalıya’yı, Amazon Ormanlarını? Küren Can çekişiyor Dostum, bil! Sen Sancısını değil, Sızısını bile duymuyorsan bu Acı’nın, -ya Duygu Organların yok, körelmiş, tıkanık, paslı- bizler duyuyoruz Acı Çekenlerin Diş Gıcırtılarını. Ustam’ın dediği gibi; "- bilmeden nedenini..." belki" Suçlu yok bir-Tanem, -Garip, değil mi?- yalnız "Suç" var ortada. Hepimiz bu Bütün’ün bir Minik Parçası. Amerika, Çin, Hindistan, Rusya -Kiyato, Kophenhag’dan ve Güney Afrika-DURBAN Fiyaskosundan sonra- Kanada Doğa Korunması Konseyi bunun Daniskası.(*) İki-Dost kalmışız Küre’de; -Ülkem’de demiyorum, herkes Dost- Biri sever, Aşık-Divane! -bilmeden mahfeder Doğa’yı- öbürü korur-durur Daha bitmedi, Medya’m, dur! Devamı var. Hele bitsin şu Reklam’lar. Sıra sana da gelecek, elbet. Koymuşuz çaresiz Kafamızı yorgun Omuzlara çökmüş. Çakmışız Gözümüzü -Camı kalın Miyop Gözlüklerimiz ile- Ekran’a. Seyrediyoruz "Oynanan Oyun’u". Oyuncuların "Tuzu-Kuru", Rol yapıyorlar. "- Açma sakın Muzur Kanalları, Belgesel Dizileri. Huzurun kaçar, Mir’im!" Zaten Kafan dumanlı, Efkar-üstüne-Efkar. "- Üç Günlük Ömrün var. Sen bilmezsen ne çıkar? Bu kısacık Dünya’da." bilirim. Bas Komando’ya değiştir Kanalı. Görmek istediğin; Sonu-Mutlu-Biten Aşk’lar da var. Mutsuz kanlı Bıçaklar, Kahr-eden-Sevgili, Pop-Arabesk-Türkü-Ninni. Hele-hele biri, "Kaşarlanmış-Kaşkallı Tereyağ " Sesi ile, inler-mi-inler; "- Ben sevmezsem n’olur?" der. Tık’lama başka Kanalları. Fıtık olur sonra Beynin. Neşen kaçar şu kıs(ıc)acık Dünya’da. Hele Kara-Zurna-Kanalı’nı bundan böyle bir daha hiç-mi-hiç açma. Asla! Bilge’nin Yaşı sondandır, Gülüm. Mesela ben 63; -tut ki 72 de Ömrüm bitecek, Mevla’m bilir gayri- Demek ki 9 Yılım var Etkin-Yaşam’a. Yalansa da, azsa da bilirim. Çok çalışmam gereğini. Sen Onsekizinde Kınalı Kızım, Ergen Delikanlım. Demekki Bugün; Yarım Asrın vaktin var Etkinliğe. İlk yarısında "Ye-İç-Yat-Kalk" keyfine bak. Hakketin ama bil; Bilgenin Yaşı Her Gün "1" eksilir. Solcu, Eylemci de olma. - ben oldum da ne oldu?- demeyeceğim. Demokrat kal! Haksızı dinle, "Yanlış" ile yaşamaya çalış. -o da senin bileceğin- İstersen, "Gerçek" de senin olsun, haydi! Ama, sen değişmezsen bile değişiyor Dünya. Doğa, almış Hakkı-Yenenleri yanına; Kutup’lardan, Himalaya’dan, Amazon Ormanları’ndan Dağ-Taş-Hayvan, İklim-Bitki, Sel-Su-Sunami, "Ozonlu-Kurşunlu-Kirli-Zehirli" Hava, Kara Kış-Tayfun-Bora, Kum-Kurak-Çorak-Çöl, Aç-Hasta-Kızgın İnsanıyla "Dört Nala, Dolu-Dizgin" Taşan Denizi, artan Küresel Isı’sı ile geliyor seni kucaklamaya. Hazırlıklı ol, "Üç Yanı dört Deniz ile çevrili Cennet Ülkem" Ben dediğim için de yapma! Ben de sevmem böyle Emr-i Vaki, çok Bilmiş, Kafiyesiz Şiir yazan Ozanı. Bak, Pencerenden dışarı; "Gerçek Bir-Gün-Değil, her Gün sökecek!" Bunu bil. (*) 2011 Yılı Sonunda Güney Afrika Cumhuriyetinin Durban Şehrinde yapılan 3.cü "DÜNYA İKLİMİNİ KORUMA KONFERANSI"nda Amerika ve Çin’in Kiyoto Anlaşmasına İmza atıp 2015 Yılından itibaren bu Kurallara uyacaklarını bildirmeleri ile başarılı bir şekilde sona ererken, KANADA’ nın Anlaşmadan 2012 Yılında çekileceğini bildirmesi tüm Delegeleri Hayal kırıklığına uğrattı. Bu KİYATO KURALLARINI erken terketmenin altında "Suya karışmış Kirli Gazı Arıtma" diye adlandırılan "KİMYEVİ POMPAYLA GAZ ÇIKARMA" Hayallerinin olması tüm Çevre Korumacıları tarafından çoktan biiniyordu.Kanada Devletinin bu Projesi Tarihin bu güne kadar yaşadığı en korkunç ÇEVRE KİRLENMESİ’ne yol açacaktır. |