KIZIL DUDAKTAKİ İZLER
KIZIL DUDAKTAKİ İZLER
Okyanusun köpüğü Yalnızların Karanlığında dipsizleşirken Çık gel Ruhumun dağlarına Gökyüzü bölünürken üzerimde Şarkılarda nota ol Geceme düşmezken ışık Zerrelerimde aydınlığım Küçük beynim dağılırken Yön haritam Hazanda yeşermek için kök salarken Can suyum Şimdi yüreğimde yanan ateşte Öpüşlerin Dudağımda açan gül ol Nefesler dağlarken yüreği Gözler dalıyor Çorak toprak tenim de Dokunma fısıltıları kayboluyor Arama diyorsun kaleminde Yüreğimde yüreğine Duygularımla nikah yapmışken Yüreğin yelkovanında Zamanı yoktu sevmenin Suskunlukta boğulurken Sevemedim uçurumları Dağlara selam olsun Sarmaşık güllerinde El uzatsın papatyalar hatıralara Kır çiçekleri ağlamasın acılara O arkadaştır insana Hazanımın susuzluğu kızıl dudaklarda sönsün Yalnızlığımın kervanı değiştirmesin yolunu Ben hala küçüğüm, büyümedim biliyor musun Senle yanarken sol yanım Sensizliğinde kavruluyor dudağım Usumdan gitmiyor düşünceler Asılı kaldı kirpiklerim dudağındaki kilitte Düşsüz uykulardayım Kar etmiyor Damağım yapıştı bir yudum su Bir ses Gönül yarama bir deva Çaresizliğime bir çare İçimdeki çağrıma Kızıl dudaktaki izler kalsın Şu yanan bağrıma Osman TÜRKASLAN ZerreM |