Biz kardeşiz yazmalıYazılmıyor inanın, Türkiye’nin hâlleri Kırılıyor kalemler, gözyaşları aktıkça Kahpece vuruluyor, anaların gülleri Meclisteki vekiller, aval aval baktıkça Koltuğun sevdasına, düşmüş benim vekilim Ceylan derilerini, değiştirmek düşünde Seçimlerde çoğulken, oy’dan sonra tekilim Tanımaz olur halkı, süründürür peşinde Temsilcimin evinde, pasta börek pişerken Açım diye bağıran, görünmez ki gözüne Yakılmamış sobalar, anne çocuk üşürken Yağmur yağdı sanıyor, tükürseler yüzüne Her beyinde ihanet, örümcek ağı gibi Neresinden tutarsan, sökülmüyor bir türlü Konuşulan tümceler, yenilmez agu gibi Kandırırken dilleri, düşünceler çok kirli Söyleyin artık bize, paylaşılmaz ne kaldı Batıda yanan ateş, doğuda da yanıyor Kinle dolan beyinler, dört yana koku saldı Görmezmi ki gözünüz, topraklarım kanıyor Çöreklenmiş bulutlar, dağlarımın başına Gözü kanlı çakallar, sever puslu havayı Boğazlarken masumu, bakmazlar ki yaşına Tam tam dansı yaptırır, çoğalır ise sayı Ölüm kusan silahlar, kardeşini vururken Vampirleşmiş milletler, şen kahkaha atıyor Ağıtlar yakıyoruz, gülümsemek dururken Çözülmeyen bağımız, düşmanlara batıyor Nedendir bu gerginlik, atılan taş yakıyor Bilmez misin milletim, düşüyoruz biz bize Kızılırmak Dicle’ye, kardeş kanı akıyor Nispet yapıp dünyaya, gelelim biz diz dize Türkan DİNÇER 00.10 Çocukların elleri, kalemleri tutmalı Her gün doğan güneşe, biz kardeşiz yazmalı |