Hüzn ü Rivayet
Tenzili rütbe olurken yapraklar,
Depreşir elemlerim. Anlarım avdet etmiştir sonbahar. Duyulmaz içimde uyuyan ahlar. İçimdeki tortuyu som hüzün paklar. Ezelden ebede annemiz toprak, Bir bilsem bağrında ne hâller saklar. Bilsem de sanmayın kimseye derim. Hüzündür yıllardır en has sırdaşım. Beni onun kadar bilmez kardeşim. El olur da sevdiğim, canım, evdeşim. Hüznüme bürünür, Çeker giderim. İçimde cananı yakar giderim. Ömrün, hitamdan önceki çağı, Bazen koşma söyler, Bazen varsağı. Gönle düşer aşkın ateşten çığı. Beni hiç kimseler anlayamaz da. Mahşere dek ancak toprak kucaklar. Hüznüm ile beni bağrında saklar. Sarı yaprakların hikâyesi ne. Erişsem gönlümün has gayesine. Bilmem ki hüznün bu gayreti ne. Yârdan da yarandan da edalı. Gam değil olmasam da gayrı payidar. Bazen çiçek olur açar bağrımda. Eli vardır daim yürek ağrımda. Emrihak vaki olup bir anda, Çekilince tenden can adlı peri. Belki o dem terk edecek bu hüzün beni. Şimdi sarar gündüzümü gecemi. Ankara 08.12.2009 İ.K |
Depreşir elemlerim.
Anlarım avdet etmiştir sonbahar.
Duyulmaz içimde uyuyan ahlar.
***
Ömrün, hitamından önceki çağı,
Bazen koşma söyler,
Bazen varsağı.
Gönle düşer aşkın ateşten çığı.
Beni hiç kimseler anlayamaz...
Güzeldi hocam. Gönlümden yakaladınız. Bu duygu zaman zaman içimize oturduğunda şiir iyi bir haldaş oluyor değil mi?
Tebrik ederim efendim.