Hangi zaman aralığında terk ettin yüreğimi, Sensizliği görmez yanından. Oysa kendini bitirdin, Bizden bir şeyler çalmaya her teşebbüsünde..
Şimdi git istediğin şehrin, İstemediğin kadar kıraç topraklarına. Uzun uzun adımlayacağın, Islak kaldırımlarında gezinmeye yelten. Köşe başlarını tut sokakların…
Bizden, ben çıkınca, Geriye kalan tek şey sen. Ve ölü bir şehir…
Nasıl olsa halka arz edilen kimsesizler mezarlığında bulursun, Sana dair duvaksız gelinler ! Dudaklarına yapışınca içine çek, küflü nefeslerini..
Benden gayrı kaç meltem olursa olsun, Saçlarını savuran, teninde gezinen ! Titremeyecek kemanın la telinde… Hüznün tebessüm suretini bulamayacak, Yetim şarkılar söyleyip, öksüz şiirlere meze olacaksın..
Yazık.. Şimdi yalnızlığına acımaya burkulurken yüreğim, Göz bebeklerimin buğusunda kaybediyorum sevginin telaşını...
Bende defterin çoktan dürüldü zaten; alacakaranlığa tan vurmamıştı henüz…
Sen ki, deliksiz bir kuruşa satılacak adamsın ama ! Benden tüccar olmaz..
Ne yapmalı biliyor musun?
Yaşayabildiğince görmen için ’seni seviyorum’ları, Tanıdık yalanları, palavraları, Hak etmediğin üç kuruş daha harcayıp, Sana fiyakalı, entrikalı bir aşk romanı almalı…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ROMANDIR SEVMELERİN şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ROMANDIR SEVMELERİN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Çok ama çok güzeldi.Müthiş sözler var tek tek burada tekrarlamak istemediğim. Öfke harika ifade edilmiş. Sizin şiirlerinizin sözleri gerçekten çok güzel alışılmamış ve vurucu derinden etkiliyor. Fakat asıl etkileyici olan cesur bir koku var şiirlerin üstünde. Bu cesur koku her harfe siniyor ve insana heyecan veriyor. Beni en çok bu etkiledi. Değişik cümleler de bu cesur yüreğin eseri yüreğiniz hep cesaretle duygulansın ve şiirleriniz yazılsın. Tebrikler. Saygılarmla
Yaşayabildiğince görmen için ’seni seviyorum’ları, Tanıdık yalanları, palavraları, Hak etmediğin üç kuruş daha harcayıp, Sana fiyakalı, entrikalı bir aşk romanı almalı…
"Sen ki, deliksiz bir kuruşa satılacak adamsın ama ! Benden tüccar olmaz.."
Vayyy diyip asil yüreğin iz düşümü dedim burada.
Şiir muhtevası ve de bazı ifadeleri yüreğimi ezdi. Uzaklara gittim, olanlara gittim, olamayanlara gittim, yarımların dillerine daldım, biçarelerin sözlerine belki de sözsüzlüklerine baktım. Hatırlamak acı verir ya şiir de acıttı kendimi.
Tabi şiir için de üzüldüm biraz. Ama bilirim kalem ne demek isteyeceğimi anlayacaktır kasti art bir niyetimin olmayacağını bilecektir gördüğüm durumları söylediğimde ya de bismillah.
"Hangi zaman aralığında terk ettin yüreğimi, Sensizliği görmez yanından. Oysa kendini bitirdin, Bizden bir şeyler çalmaya her teşebbüsünde.."
Bakın buradaki anlam, anlatılmak istenen çok güzel ve de duruşu da güzel kalemin. Hani has kelimelerle has uyanışlara sebepler var. Ama efendim kendimi biraz yoruluyor gibi gördüm okurken burayı. Neden peki der şimdi kalem. Şöyle ki,
ilk dize akabinindeki ikinci dize ile iki ayrı dize bütünlüğü göremedim. Ve bir düzenleme yapacağım büyük bir özürle. Hani eksik kalındığını düşünüyorum ama kalem bakınca benim eksikliğim varsa da bunu belirtsin lütfen.
"Söyle şimdi, Sensizliği görmez yanından, Hangi zaman aralığında terk ettin yüreğimi, Oysa sen kendinden gitmiştin, Bizden bir şeyler çalmaya her teşebbüsünde.."
bilmiyorum ama böylesi daha mı iyi oldu acaba dedim kendime biraz uğraşınca. Lütfen kusura bakmayın ama sayfadaki haline matrah diyesim geldi. Yani safi eksiz ve de eksik gibi. Takdir sizin bakınca fikrinizi söylersiniz .
(bu arada son iki dizede verilmeye çalışılan anlam kalbimi acıttı ki üzüldüm şiir böyle almalı içine işte okurunu)
"Nasıl olsa halka arz edilen kimsesizler mezarlığında bulursun, Sana dair duvaksız gelinler ! Dudaklarına yapışınca içine çek, küflü nefeslerini.."
burada da kısa adımlarla yol alınmış. Evet buraya ekleyip çıkaracağım bir şey olmamalı ama bence biraz daha üzerinde durulmalıydı.
"Benden gayrı kaç meltem olursa olsun, Saçlarını savuran, teninde gezinen ! Titremeyecek kemanın la telinde… Hüznün tebessüm suretini bulamayacak, Yetim şarkılar söyleyip, öksüz şiirlere meze olacaksın.."
bu bölüm saf safi göz yaşı. İlk intibah için kurduğum cümleye gitsin gözünüz. Kutluyorum. Şiirde böyle asil olunmalı. Bizlere de öğretilmeli işte. Çirkinleştirmemeli dilleri , sözleri, " yüreği"...
burada da sektim ben. Hani bakıyorum hangi kelime yanlış yerde inanın onu görmüyorum anlama bakıyorum o da tam ama burası tamam diyesim gelmiyor. Çok devrik olunmamalı mı acaba ne dersiniz ?
Ve final.
"Yaşayabildiğince görmen için ’seni seviyorum’ları, Tanıdık yalanları, palavraları, Hak etmediğin üç kuruş daha harcayıp, Sana fiyakalı, entrikalı bir aşk romanı almalı…"
kopyalayıp yapıştırdığıma kızmayın bunu yapmak zorundayım çünkü desteksiz konuştuğum düşünülür aksi olursa ve eğer ki açıklamadan önce aldığım bölüm okunursa anlatmaya çalıştığım çok daha güzel anlaşılır.
Neyse gelelim finale. Hani karşınızda sevdiğiniz biri vardır ama sevilmiyorsunuzdur ve de sizi kırp kırmamak umrunda da değildir konuşurken incindiğiniz harfleri duyarken gülersiniz ya şiirin bitiminde şair şiire öyle davranmış. Ya da şiir kalemine o gözlerle bakmış Ve bir de karşınızda duran sevdiğiniz tarafından sevildiğinizi düşünün ve o sizi incitmemek için itina ile cümle kuruyordur. İşte o anda siz teşekkür mahiyetinde konuşurken gözlerinizde ağır bir sancı olur tebessüm eşliğinde.
Çok konuştum ama final böyleydi işte...
Sadece şiir yazarken hakikaten ustalık zarları atar bu kalem ama aceleye geliyor bazen. Ve biraz daha safi olmaya dikkat edersek sanırım şiir bu sayfanın adı olacak.
"Yaşayabildiğince görmen için ’seni seviyorum’ları, Tanıdık yalanları, palavraları, Hak etmediğin üç kuruş daha harcayıp, Sana fiyakalı, entrikalı bir aşk romanı almalı…"
hatta bir roman kesmez şairim, bir kaç tane almalı vefasızlığa....
Kimse bilmez Bir can yangınında kağıt maskelerde yanar aşka takılan Bir yürekte kaç ağıt birikir? Görmez bebeğim derken en masum bebekleri öldürenler
Ve kaç kişiliktir sevgiler? Ve nasıl bir oyundur bu? Oyuncak sanıp oynadığımız sevdam deyip sarılan bir nefestir.
Can çekişen tüm unutulmuşluklar son nefeste unutanı vurur. Bel altı kalp atışları ipi kopmuş bir uçurtma gibidir. Oradan buraya uçar gider ta ki bir gün bir gülün dikenine takılana kadar Ne hasret saklanır ne sevda Ve en fazla günahsındır bir çift kelepçeli iblisin uğruna Melekler günah işleyemez ki? Yasemin......
Kutlarım şairim güzel dizelerinizi romandır sevmeler ne kadar gerçek ne kadarda güzel Hemde en ucuzundan bir sevda romanı kabına kanıpta içini okumaya başladığımızda anlarız Hele başı sonu belli bir romandır sevmeler... sevgiler bıraktım yasemin çiçeklerimle güzel dizelerinizin arasına en cicisinden.....
nE inSanLar Tanıdım Hep Hikaye Roman Çıktı , Kimi Dedim Ağır Bişey , Tarttım Gram Çıktı. Kimi ßeni veLi Yaptı kimi ßeni deLi Yaptı , Kimi Yiğit Rolü Yaptı , Emdigi Süt Haram Çıktı... Hele En Cok yandıkLarım , Kabuğuna Kandıklarım , Ak Alınlı Sandıklarım , Yüzü Gözü Krem Çıktı! allıntı.....