sen çocuk ! yayla çiçeklerinin ışıyan yüzü hiçbir dile benzemeyen ezgiler söyler bakışların nereye kaçsan gidemezsin gözlerden bir adım öteye gözlerin, faili meçhul binlerce kayıp vermiş ülke imzasız tutanaklar diyarı
bu yüzdendir, her idamlara çekilişinde gülümseyişin gülümseyişin, içinde susturduğun isyanın adıdır bütün haksızlıklara boyun bükmenin sesi
bir hayat bin destandın sen, her çocuk bedeninde kendini bulan örselenmiş çocukluğunun yenilmeyen kahramanıydın zehirli zakkumların menzilinde
anne sıcaklığındaydı yarınlara köprü kuran bakışların ne zaman yüzüne baksak, adın kayıp çocuk oluyordu büyüyordu sokakların yüzü
üstüne abanırken akşamlar saçlarında dans ediyordu geceler bir cellattı hayat başucunda asilce bırakıyordun ellerine ruhunu her nişan alışında iki kaşın arasına kayıtsız susuyordun teslimiyetin titrek elleriyle mühürlüyordun dilini
ah çocuk ! feodal bir kasırga savururken seni sen sükunet içinde müsterihtin cennetinden o masum yanların uçurum uçurum yok olurken huşu içinde seyrederdin ejderha duruşlu siluetleri ve her şafak öncesi sevgi ağacına dilekler bağlardın yeşersin diye umut bütün sabıkalı yüzlere rağmen
günlerin yanar dağlara dönüştüğü ve ateş ateş çölleştiği yerde ömrün kaldırıp yaşanmışlığı rafa, sessizliye büründün yapışıp kaldı ellerine terkedilmiş evlerin paslı anahtarı
biz günahlarımızdan kaleler yaparken sen mavisini kaybetmiş göğüne ağlıyordun hiç bir çığlık kıpırdatmadı kılımızı boğduk kör kuyular içinde gün görmemiş soluğunu oysa özgürlük hiç anlatılmayan bir masaldı sana
her metre karesine sayısız hüsran düştüğünde ömrünün bilemedik yetimsin diyemedik çocuk kırdık henüz tüğlenmemiş kanatlarını, öğretmeden uçmayı acıya buladık seni
gözlerimiz gözlerine tercüman olmalıydı görmeliydi mağrurluğunun altında kanayan yarayı suskunluklarının çığlık öncesi sabır bilediğini bilmeliydik o dağ susuşlu yanlarını bir cehennemin içine düşmüş gibi ölüme durduğunu !
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Teslimiyetin Titrek Elleri ! şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Teslimiyetin Titrek Elleri ! şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
her metre karesine sayısız hüsran düştüğünde ömrünün bilemedik yetimsin diyemedik çocuk kırdık henüz tüğlenmemiş kanatlarını, uçmayı öğretmeden acıya gark ettik seni
şiire anlam ve duygu zenginliği katan; bizim arkadaş bilip boynuna sarıldığımız; kimseye derdimizi anlatamadığımız..konuşamadığımız ama ona sırdaş olduğumuz şiirin adresi ve mayası işte hüzün...
şiir çok çooook güzeldi...ve okumasaydım üzülürdüm...
gözlerimiz gözlerine tercüman olmalıydı görmeliydi mağrurluğunun altında kanayan yarayı suskunluklarının çığlık öncesi sabır bilediğini bilmeliydik o dağ susuşlu yanlarını bir cehennemin içine düşmüş gibi ölüme durduğunu !
Her magrur bakisin altinda bir suskunluk yatar Sen en derinlerine insen sessiz cigliklarin, hangi cigligi yerinden oynatabilirsin ki, Ve hangi cigligin nefesini dügümleyebilirsin ki Ortada onca akbaba varken, Hangi magrur bakisin altindaki safligi gün yüzünde serebilirsin ki
senin şiirlerini okurken şiir yazasım geliyor, ilham veriyor şiirlerin, içimdeki suskunluğu titretiyor, "hadi" diyor" hadi gel" önce şiirinin içinde sonra dışında nefesimi duyuyorum
'hiçbir dile benzemeyen ezgiler söyler bakışların''gözlerin korsan ölüler mezarlığı''imzasız tutanaklar diyarı''anne sıcaklığındaydı yarınlara köprü kuran bakışların''saçlarında dans ediyordu geceler' 'feodal bir kasırga savururken seni ''yapışıp kaldı ellerine terkedilmiş evlerin paslı anahtarı''her metre karesine sayısız hüsran düştüğünde ömrünün''suskunluklarının çığlık öncesi sabır bilediğini'''bir cehennemin içine düşmüş gibi ölüme durduğunu !'
o seçmemişti bunu ,seçme lüksü yoktu zaten.ne yapılabilir?üzülmek keşke kurtarabilseydi onu içine düştüğü yangından.her zamanki gibi çok güzeldi.her zamanki gibi can yakıcı.sevgilerimi gönderiyorum.
''o seçmemişti bunu ,seçme lüksü yoktu zaten.ne yapılabilir?üzülmek keşke kurtarabilseydi onu içine düştüğü yangından.her zamanki gibi çok güzeldi.her zamanki gibi can yakıcı.sevgilerimi gönderiyorum.''
Keşkeler hiç bir zaman işe yaramayan pişmanlıklardır.
hep beraber keşke demeyeceğimiz güzelliklere dileyimiz.
gözlerimiz gözlerine tercüman olmalıydı görmeliydi mağrurluğunun altında kanayan yarayı suskunluklarının çığlık öncesi sabır bilediğini bilmeliydik o dağ susuşlu yanlarını bir cehennemin içine düşmüş gibi ölüme durduğunu !