Yıllardır inleyen garip bülbülüm
Sesime ses veren nazlı gülüm yok…
Diyardan diyara savrulan külüm
Başka hiçbir derde tahammülüm yok…

Bin yerinden kırık kolum kanadım
Yine de kavlinden dönmez inadım
Aynı yere düşer attığım adım
Hasretten vuslata kârım milim yok…

Aşk ezelden beri sırlı bir bahis
Aklın sınırına sığmayan bir his
Saklamış da sanki koyu bir sis
Aslını izaha kulda ilim yok…

Akıp giden zaman uzun bir mezar
İçinde özlemim gün be gün azar
Aşkın kitabında hep hasret yazar
Kavuşmaktan yana hiçbir bölüm yok…

Beni böyle mahzun gerçi yar kılar
Lâkin deli gönlüm bahtı yargılar
Hüznüme eş olur hüzzam şarkılar
Halimi demeye başka dilim yok…

Aşk yalnız kalbimin yanması mı ne
Renkli hülyalara kanması mı ne
Yoksa düşü gerçek sanması mı ne
Vuslatı bekleten ayım yılım yok…

Bir tarafta vuslat olası değil
Bir tarafta umut solası değil
Bir dert ki çekmekle dolası değil
Bu yüzden dünyada aşka ölüm yok…

Veli BOSTANCI