Kaç nefes almışım şimdiye dek? zaman ne kadar da yavaş / hızlı ilerliyormuş...
Anlamaya çalışmışım...

Dalıp gitmişim saniyeye...
tik tak tik tak... o bile ikili oynuyor, bir sesi diğerinden farklı...
tik tak tik tak...
Bu ikilemden kaldırdığımda kafamı,
tek ses geldi "güm!" ;
Tam gözümün üstüne çarptı,
Yelkovanın, adını gerçekten hak etmişliği.

Belki de Akrep hak ediyor namını,
Hiç fark ettirmeden sinsice ilerleyerek.
Ve her gün 24 defa iğnesini kullanarak.
Zehir değil belki ama,
Uyuşturucu etkisi,
Günlerin geçişini hızlandırıyor
Aylar ayları kovalarken...

Sonunda,
Ne ara geldiğini
Ve geçip üstümden gittiğini bile anlamamış oluyorum yılların.
Anladığımda bir başka çağına girmiş bir başka adam oluyorum.
Olmuşum bile...
Herkes gibi ben de yaşıyorum ve ölüyorum...

Ama nedendir bilmem kendime yeni bir saat alıyorum,
Sanki sayısını biliyormuşum gibi nefeslerimin.


O.V.K
5 Ekim ’08 03:08
-Ankara