ETKİLERİM KALACAKİki değerli taşınız olsa elinizde Elmas parlaklığı içinde Bir gün ayrılık korkusu gelse Ne yapardınız? Hele ayrılacağınız iki evlat ise! Kalbim sesleniyor İşte, içindeki kor Derinden çok derinden Hissediyorum evliliğim çatırdıyor Kendim kendimi sarıp sarmalıyor Gözlerim önünü görmüyor Her şey karanlıklara karışıyor Ne mutluyum dedirtiyor Ne de bir aydınlık gösteriyor Bulaşık yalaşık derken Gözyaşım ırmak oluyor Okul ve ev arasında Yorgun kollarım kürek çekiyor Düğünle ağlayışla evlenir Sonra gözler kör oluverir Günler ve de geceler uzayıp gider Kadın dert okur, ızdırabı heceler Kıskanırız yerleri yer diyerek bastığı Vesvese bunlar ama yine konu aynı Niye? Neden? Diye sorarken kendimize Adeta zevk verir acı Mağlum sonuç ayrılık çağrısı Neyse korktuğum olmadı Almadı iki elmasımı Kopartmadı hayattaki son dallarımı O zaten bulmuş birini Çocuklarından çekti elini Bizim o büyük aşkımız ise Yalnızca bir celse etti Aklıma gelmezdi bu ihanet Bu büyük aşka bu küçük yürek Yeter deyip isyan ederek Ayırdım yuvamı iç çekerek İster dört duvar olsun ister saray Evimdir der kadın Gelin oluruz düğün dernek biter Mutlu olacak mı belli değil yarın Evliliklerin başı bellidir en az Sonu bilinmez bilinemez Herkese göre başka tabi Kimin nasıl ne yapacağı bilinemez Sabrederiz bekleriz Senin yapın buymuş diyemeden Olmayacağını düşünemeden Bir ömrü feda ederiz İki pırlanta iki evlat deriz Ninnililer söyler, patikler örer iken Kımıldar ağlar, bebeler güler Minik sevimli elleri, ayakları etkiler Gurur düşünemezsin çocuk yetiştirirken Onlar en kıymetli çiçekler değil mi? Şu arı ve papatyadan ne farkları var? Gurur onlardan daha mı önemli Onlarsız hayatın dört yanı duvar Sevgi pınarı olmak yakışır kadına Biliriz ki deryadır gönüller kâinatta Böylelikle layık olunur yaşama Kin ve gurur güvensizlik Aptal olup kin ile dolma Sabret bekle hele Ruhunla aydınlanır dünyan kararsa bile Sen onlara ninniler söyle Cesur olmayı yeğle Hayatın bir hazine Bir zamanlar insan eksik olmazdı evimde Umursamaz karamsar soğuktular hem de Bir şer ordusuydu sanki Bir çalım bir kibir içinde Onlar zenginlik peşinde Paraları pul lakin Ruhlarında barınan kin Yalnızlıktansa kalabalık içinde Yapayalnız kalmayı yeğle Su her zaman alçak yerden akar Titrete titrete kalbini sarar Bu sesi dinle ne olur Dışarıda bir hışırtı var! Her şeye duyarlı, her sesten korkan Kabuslarından soğuk eller, sırılsıklam uyanan Bir umut rüyası dökülür kadının dudaklarından Daha gencim; el ele Alevli, ateşli, coşkun Dolaşıyoruz sere serpe Eş dost unutmuş beni Unutmuşum onları bende Gülüyorum bu hale Oysa dün elli üç, elli dört hesabı yaptık kızımla İçim yandı sızladı Kalbim kan ağladı Çürük bir ağaç gibiyim Ömrümün yarında Ruhum ağır ve maddi Bedenim yorgun Yinede huzurluyum Bilmiş, yaşanmış, dolmuş ve doymuş Ruhumdaki zenginliğe hayret edip Küçük sevinçlerimle mutlu oluyorum Kötüyü, iyiyi, her kişiyi severim Kalbin her teli şarkı söylemeli Kurtla, kuşla, otla mutlu olunmalı Hayat dolmalı damarlara Umutlar adlandırılmalı Kötüye kanar kalbim Acırım neden diyerek Ah erisem kar gibi Yok olsam derim Ama ölmek istemiyorum Kuğu beyazlığında ki gibi Ruhumu yansıtmadan Görsün istiyorum her fani Ruhum ağır ve maddi Elbet düşmanlar mutlu olacak Sonraları ne dost yanacak Ne düşman anacak biliyorum Ama umarım paylaştıklarımla Etkilerim kalacak Nermin BATGÜN |
Umarım ve dilerim yaşamınız
en azından bu günden sonra
size mutluluk getirsin.