SANCILI KADINLAR DOĞURURUM
Sancılı kadınlar doğururum
Toprağın yüzünü öpsün diye Saçları savrulur rüzgârlarda Kınalı elleri acıları büyütsün diye Düşerse gözlerime ırak iklimlerin Soluk yüzlü bezgin atları Hırpalanır tarihin gümüş kaplı yazıtları Nal seslerine hasrettir çocukları. Sancılı erkekler doğururum Elleriyle kızlarını gömmeye yazgılı Kitaplar kapanır, sözcükleri paslı Ölümler doğururum ağıt bakışlı. Hayata hoyrat çocuklar savururum Babil’in mis kokulu bahçelerinden Yusuf’tur düşleri gözlerinde Çıkarılacak kuyuya hasret. Sancılı kadınlar doğururum Andıkça ismini dillerde Meşin kırbaç şaklar belime Doğrul ve bak yüzüme. Utancın şafağında beyazdır yüzüm Kargaşanın tam ortasındayım Kavgamın menzil bakışlı duruşu Ben hala acıların koynundayım. M.S./2009 KAHRAMANMARAŞ |