3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2111
Okunma
ANLAT BANA..
bana
aklımın bir kenarında
silinmeye yüz tutmuş
kar gecelerinde
pencereden seyrettiğimiz
sokağı anlat...
hâlâ duruyormu akasya ağaçları
ya köşedeki balıkçı
yine kapı önüne mi park ediyor arabasını
Servet bey..
paltomun ceplerinde ısıttığım
ellerin üşüyor mu?
bir türlü bulamadığımız
her gece aradığımız
o gizemli yıldız
hâlâ kayıp mı..
bana Ankara’yı anlat
ney üfleyen sakallı ihtiyarı
ulus’taki simitçiyi..
yine aynı duraktan mı biniyorsun otobüse?
neleri unutmuyor ki insan?
kader isterse...
bana seni anlat,
ama benimle olduğu zamanları
dostlarımızdan, arkadaşlarımızdan sözet
melek, serap, ziya, osman
beni sorarlar mı sana?
arada bir de olsa..
yılbaşı gecelerinde kar yağarken
..ve baharın ilk gülü patlarken
ya da, yaza dönerken mevsim
yıldız gibi yanan gözlerinde
o ışık hâlâ duruyor mu?
büyüdümü Selver’in bebeği
Nedim’in kedisi
Fatma ablanın köpeği
hâlâ duruyor mu?..
HAYIR
dersen anlarım seni...
çünkü yıllar geçti
hiç olmazsa biri
küllenmiş olsada anılar
uykusuz saatlerinde
olur ya
toz duman olup, savrulurken dünya
belkide bir yerlerde kalmıştır
bir parça sevgi
bir kaç damla gözyaşı...
sen bana bakma
ellerim hâlâ bir yerlerde asılı
kulaklarımda
sakallı ihtiyarın inleyen ney’i
kaybettiğim herşeyi
yeniden yaşamaya başladım ya!
bu sonun başlangıcı demektir
dudaklarıma tüneyen bu kuşlar
akıl almaz şeyler yazdırıyor bana
zaman eylül
mevsim sonbahar
farkında mısın?...
Ali SÖNMEZ
5.0
100% (1)