sen bilemezsin...
Sen bilemezsin
Seni sevmek neye denk demek Gözlerinin içinde kaybolmak mesela Atlayıp bir kuşun kanadına Seyre dalmak dünyayı Her söylenene tebessüm etmek Ardı sıra gelen olmazlıkları Bir gülümsemeyle unutabilmek Her mevsiminin bahar olması mesela Seni sevmek. Üşümemek kış ortasında yani Ya da şikâyet etmemek Yazın tenini yakan sıcaklığında Islanmak istemek yağmurda İstanbul’un kalabalığını sevmek Tek başına olduğunda bile, Kalabalık olmayı becerebilmek, seni sevmek. Sen bilemezsin Seni beklemek neye denk demek Gözlerinin içinde öylece durmak mesela Bir bakışı bin umuda çevirmek Bir gülüşe kocaman manalar yüklemek İçindeki karayı karla yıkayıp, Geçtiğin yollara tomurcuklar ekmek Bir ışık verirsinde, fark edilmez diye Bütün lambaları söndürüp Gecenin koynunda oturmak mesela En çocuk halinle, ya olursa deyip; Bir şişenin içine bir kâğıt, Kâğıda adını yazıp, Dilek dilemek seni beklemek Sen bilemezsin Sensizlik neye denk demek Gözlerinin içinden düşmek mesela Umudun işkenceye dönüşme anı Telefonunun en iyi arkadaşın olması yani Senden bir haber beklemek, Hayattan bihaber biçimde Çaresizliğine kızmak sonra Sahte tebessümlerle kandırıp, Unuttuğuna inandırmak kendini Her gördüğün sureti sana benzetmek Ve her surette bir kere daha seni kaybetmek Yalnız olmak kalabalıklarda Ya da kalabalık etmek yalnızlıklar arasında Bir iskele ağzı akşamda, İzlemek güneşin batışını, Yokluğunun göğsüne batışını yani Gözlerinin bir an dalgalara takılması Karanlığın derin sancısını düşünmek ‘’Atlasam’’ diye geçirmek içinden, Kendinden geçmeyi kastetmek yani Sen bilemezsin Sensizlik, aklı firara zerk, İstanbul’u terk etmek demek… |
sen bilemezsin diyorsunuz ya
orda bitiyor işte..
tebrikler..saygılarım ve sevgilerimle..