gid-erken gelbir deri bir de kemik hallacın orucu emre bir yakarış saati gelmiş avuntu seni yedi iklimden sordu ayyaş kılıcını kuşanan sevdalar sözüm gün gün yassıyan yakarışlar bir damlası daha düştü göğün kırmızı bir seccade yüzün her öptüğüm ibadet adın karmaşık bir dizin dizgesi olmayan bir formül vaktime yetişmeyen acı seni getiren bir poyraz sesin ve yanılgılar... gözün içimde..sözüm üstünde... *ateşe tapan özleyişlerle |
kalırken giden''