Göğü perdeleyen muhbir bir duayı
Hasredip karartısına
Öfke palazlı gözlerle çivilendiği zaman vakit
Sus ve yorul nefreti
Yarınları bayrak olan bir umudu
Ezberlet gönlüne

Islığıyla efelenen bir delikanlıyı
Yürütüp git damarda
Durmaksızın ölüm tertipleyen zaman
Akıp giderken üzerinden

Göğün çeperinde bir hızma gibi bekleşen
Yıldız kümelerinden indiğinde mutluluk
Nef(e)sini tutup
Gözden kör,kulaktan sağır bir hayatın ortasından bölün
İndiğinde amansız gerçek
Sağanak yağsın gök
Provasız sevinçlerin sesine

Yüzünde ki masalı
Bir ikindi emaneti gibi tutarken hüzünlen
Perilenmiş bakışlarıyla ululanırken aşk
Muteberdir elbet daha hiç yaşanmamış taptaze bir hayat
Biperva üzerine kondurulurken de günah

Suyu harelendiren Meryemlikleri
Sansürsüz boylatırken umut
Suçsuz değildir hiçbir soluk
Darıltıp gider çünkü
Yaşa(n)dıkça yarınları
Sen
Koyu bir muannitlikle hatırla