VE NİHAYET...sonrasız bir zaman öncesi de yok kaybolmaktaydım neresindeydim bu sonsuzluğun bir yerde durmam gerekti biliyordum duramadım söylenmişti oysa bu yalancı boşluğun yitip gitmeleri nice ehl-i kitâptan dinlemiştim kulağımdaydı öğütleri emr-i ilâhinin kelâmından tarifi vardı biliyordum buna rağmen ah...buna rağmen aldandım karşı koyamadım ezberimdeydi yönüm tarifim dün gibi henüz adım gibi eminim buralara yolum düşmeden önce ben duaların mahreminde meleklerin koynundaydım Levh-i Mahfuz’daydım başlamamıştı serencamım o lekesiz aydınlıkta dupduru seçilirdi ismim şecerem yazdıklarım bu yolları yitireceğim bilinirdi ki sıkı sıkıya öğütlenmiştim gönderilirken bir bir anlatılmıştı mihenk taşlarım köşe başlarım buna rağmen kaybettim yolumu işledikçe günah içre günah düştükçe hata içre hataya zehirli zakkumlarca o yalancı pembelerde çiçek açtım biliyordum yitireceğimi biliyordum biteceğimi mani olamadım fâni cezbesine sevdâların ateş gölgelerinde canım yana yana ağladım ve nihayet öğrendim sabrı bildim ateşi gördüm tutuşan pervâneleri "aşk ile yandım" demeye utandım... CEYDA GÖRK ... |
Parıldıyor şiir aşkla...
Kutluyorum Ceyceyim nefisti...
Sevgimle hep...