SEVİŞKENDİ ELALARIN SENİNBakışlarını saklardım bakışlarıma Gözlerim gözlerini içerdi elalarına susadıkça Ne zaman dalıp gitsem onun elalarına Enkaz olurdu benim elagiller işte tam o an da Adeta ölümle gelir gibi olurdum ben burun buruna !... *** Var ya hani onun o ela gözler Gölge de başka türlü rengi güler Güneş de başka türlü sinemi eşeler Bana kendini sanki tapınak eder Gözlerim gözleriyle çoğu kezler Zaten tam anlamıyla birbirine girer Ve benim elalar onun elalarıyla Kirpiklerinin duldasın da boyuna sevişirler !... *** Ruhumu okşarlardı kadife bir el gibi Gündüz gezinirken gözlerimde gözleri Bu da yetmiyormuş çasına sanki, Elaları gecelerimi de rüyalarımı mekan ederdi Ruhuma verdiği bu acılar da ne ki ? Onun öyle bıçak sırtı elaları vardı ki Bana ölümü dahi sevdirirdi !... *** Yeşile kur yapardı bazen gözlerinin kahvesi Canıma işkence için saklardı hep kendisini Binlerce kez öldürürdü o elalar belki Binlerce kez beni Ve Allah’tan binlerce kez de neyse ki, Yeniden dünyaya getirirdi... *** Ela seslerle konuşurdu bazen de benimle Hece hece, kelime kelime, imge imge Oldum olası istemişimdir ben kendime, Onun bana ela bakması gibi korkunç bir işkence ! Merak eder dururdum hep şunu bir de, Acaba onun elalardan Benim elalar nasıl görünüyor diye !... *** Yeşile işmar ederdi gözleri tüm gölgeliklerde İçinden sağanak yeşiller de serpilirdi o zaman dünyama Bakarken kurşunlar fırlatırdı onun gözbebekleri bağrıma Elalarının karşısında ise ben kimi zaman da Diz çökerdim çok çaresiz kaldığımda… *** Anlık bir süzüş bile dokundursa kirpiklerinin aralığından Kamçı gibi şaklardı o yüzüşleri bile içimde durmadan Çok gelirdi bu ela aşkı bana, çok galiba ? Uçsuz yaralar alırdım lakin onun elalarından Hem yürekler dolusu, hem kocaman kocaman !… *** Ve için için kanardı içimdeki can yerlerim durmadan Daha çok da elalarına bakışımın hemen arkasından Yeşille kahverengi karışımı, yani en üst seviye ela olanından Direkt yüreğime saplanırdı görünmeden ama acısı duyulan Kanıma girerdi onun elaları hep işte tam da o an !... == ===== İ.H.Gürcanok ============= ( İKİNCİ BÖLÜM ) Şaşırırdım gerçek kimliğimi Ben kendimi onun kimliğinde hissede hissede Ne bütünleştiriyordu acaba beni kendiyle Merak ederdim ne boyutta ondayım diye Batıp gömülmüştü lakin benliğim onun kimliğine bir iyice !… *** Kaybolurdum Bakışlarının ela ummanına kendimi kaptırırken kaybolurdum Öyle bir dünyada yüzme bilmez ben hep çırpınıp dururdum Bir sebepten kırılmasıydı bana en büyük korkum Çünkü ela kapılarını çarparak kapatırsa bir gün yüzüme Onun ela solumalı oksijeninden mahrum olurdum… *** Ben ben’i bilemezdim, bilmezdim kesinlikle Gözleri küserse gözlerime Olabilir miydim ki o zaman zaten ben ben de Göz göze gelmemenin cezası bitmeyince Derdim belki doğmamış olaydım keşke Ya da hiç rastlamamış olaydım o ela göze… *** Ne çok arzulardım, O gözler de ölmek için doya doya Tamamen yok olup gitmem şöyle dursun inadına Dahası can suyum olurdu onun ölümleri hep bana Yeter ki o söndürsün beni, o kendi ela ateşiyle Bu canı teslim almaya geldiğin de… *** Sisli sisli bakardım küle dönmüş halimle ona Ben biçare, ben kaderi hasrete karşı sıfır müsamaha Ben ki, gözleri benzeyen ıssız ve nemli odalara O ise gün yirmi dört saat hep karşımda kor bir ışıkla Demek geliyor içimden hani bir de şunu yapmasa ? Şu hasret denen mefhumun koynuna saklanmasa ?... *** Onun elalarına bandıra bandıra canımı Daha da harlandırırdım sönmeye yüz tutmuş yanlarımı Ancak öyle toparlayabilirdim kendi enkaz dünyamı Işıl ışıl vede ağır ağır yeşeren elalarının ipine Seve seve asmak isterdim hayatımın geri kalanını… *** Gözlerinin demir kapılı hücresinde En ağır müebbete bile hazırlıklıydı hayatım Hani öyle de, böyle de nasıl olsa enkazdım Affet beni sırf bu yüzden işte ne olur affet ? Ölüm sıramı beklemiyorum tarafından Tanrı’m O zaten bir an evvel ölmem için benim Sanki içi ela kurşunlarla dolu bir silahım !... X /////////////////////// /////////////////////// İSMAİL HAKKI GÜRCANOK - - - - - - - - - - - - - - - - - - |
hanifozturk tarafından 11/16/2009 12:52:02 PM zamanında düzenlenmiştir.