Yalnızlaştırılmaktan YanaKuytularında sevmelerin İncecik, iki büklüm İki yanağı kızarık Bir öpücük ikindisinde Saklı kalınmış, utandırılmış Olanca sevdalığıyla Bırakılmış gecenin insafına Oturmuş serin gecede Soğuk kaldırımların kenarında Terk etmiş kendini Kalabalık diyarların tükenmez, İflah olmaz yalnızlığına.. Durulmuş, dili yüreği Bir o kadar yanmış geçmişi aşktan yana… Sonsuzlaştırmak istediği her sevda Soysuzlaştırılmış göz yaşı istilalarıyla… Aldanışlarına kulplar takmış Asmış maskelerini Gülleri solmuş askılarına… Susmuş yüreği Susturulmuş! Ne zaman şaha kalksa Ayaklansa deli yanları Çok gecikmeden belirmiş prangalı sürgünler Ayaklar sürüklenirken akılsızlıkların ardında… Vazgeçmiş sevmelerden, Vazgeçirilmiş… Her bahar sarhoşu rüyasından uyanışta Güvendiği dağlardan üzerine üzerine Esmiş fırtına, Yeşiller yenilmiş kar yağdıkça beyazlara Yeşiller yenilmiş yaş aktıkça gözlerinden kan kırmızıya… Terk etmiş kendini, aldatmış hayallerini yalanlarla.. Bu adam ne zaman kendine Yalnızlıktan kaleler kursa Aşklar hücum etmiş surlarına … Şimdi karanlığı gecenin Vurdukça kaldırımların suskunluğuna Adım adım tükendikçe sürgünler Prangaların inadına Yalnızlığa dair yepyeni yeminler Kilitlenir oldu dudağına… Sonunda hep tek başına Kendi kendini yiyen sevdalardansa Razıydı artık Eski aşkların ıssızlıklarında Umutlarıyla yaşlanmaya... Kelkit - 2009 |
Kendi kendini yiyen sevdalardansa
Razıydı artık
Eski aşkların ıssızlıklarında
Umutlarıyla yaşlanmaya...
çok hoştu
beğenerek okudum
gönülden tebrikler :)(: