Unutkan Martılar
Kimsesizlik solgun yüzünde
Bulutsuz bir gökyüzü somurtkan Geceden kalmış dalgalar sarhoş Unutmuş neşeli haykırışları tek tük uçan martılar Suda yüzen gölgeler mayhoş. Nereye baksa gözlerini görüyor bakışlarım Rüzgâr saçlarını okşuyor sanki Teninin kokusu tütüyor burnumda Kokluyorum Uzaklardan bir gölge koşuyor sanki. “O’dur” diyor yürek çırpıntılarım Kayıp bir titreyiş dizlerime yerleşiyor Mazi sere serpe geçiyor bütün hızıyla önümden “Sarılacağım!” diyorum sessiz çığlıklarla Unutulmuş bir tebessüm dudaklarımla birleşiyor. Koşarak yerinde duruyorsun, mesafe aynı hep Gökten ateş gibi kızgınlık dökülüyor Kalkmak istiyorum, yere perçinlenmiş bekleyişim Elimi uzatıyorum, tutamıyorsun Gölge silinirken boynum bükülüyor. Hâlâ somurtkan bozuk mavi gökyüzü Dalgaların üzerinde gittikçe ufalan Ayrılışın biliyorum artık gelişin değil Öpücük gönderirken hüznüm damlıyor çekinerek yere Kaşlarım yalvarmaklı, martılar hâlâ unutkan. |