7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
5489
Okunma
Devlet-i âliyyenin büyük mimârı Sinan
Senden başka gelmedi dünyaya buna inan
Coşkun bir imân ile yükseldi minâreler
Rûhunu üfledin de şekil aldı hâreler
Mütevâzi kalfa’nın şâheseriyim diye
Mağrur duruşuyla, muhteşem Süleymâniye
Edirne’de usta’nın elinden aldı şekil
Selîmiye, kubbesi evreni eder temsil
Nice Allah dostunun hürmetiyle hep tevbe
Sultânın, şehzâdenin busegâhıdır türbe
Kaç medresede senin emeğin gözyaşın var
Dârüşşifâda hasta başından belâ savar
Yolcular konar, içer, çeşmelerden akar su
Misafirhânelerde sürer derin uykusu
Bir ömüre sığdırdın yüzlerce eserini
İstanbul sokakları rahmetle anar seni
Gel yetiş koca Sinan bir de gör hâlimizi
Bulamazsın yapıda mimârî kültür izi
Çok katlı binaların her gözünde bir insan
Toprağın kokusu yok, bilemez kimse nisan
Tabiati, ağacı biz belgeselde gördük
Diktiğin eserleri anlayamadık, kördük
Ruhumuzu bıraktık beton yığınlarında
Ahde vefâ kalmadı şimdi torunlarında
Ya kalk yatağından da uyan, uyandır bizi
Ya Mevlâ’ya dua et bize de versin giz’i
hâre: sert taş, kaya