BİLİYORSAN SEN SÖYLE!..
Ben kırdıkça kalemi tutuşturur elime
Bu ne-menem bir yürek, bu nasıl sevda böyle Ne gönlümde arzu var ne dilimde kelime Akıl erdiremedim, biliyorsan sen söyle Sıtkım sıyrıldı lakin “yakam sıyıramadım" Yapışanı gönlümden çekip ayıramadım Ateşe düşen benden, beni kayıramadım Adını koyamadım, biliyorsan sen söyle Yatıya gelmiş sanki, “buyur” demiştik, kaldı Çözemedim bir türlü, herhal çıkmayan faldı Heybesi boştu zaten, beni de benden aldı Onu anlayamadım, biliyorsan sen söyle Geldiğinde bir afra tafraydı ki görecen Aşkmış! .. Hadi lan! ..Buna; günah olsa sövecen Bin engel aşıp gelse, kapıyı gösterecen Ben niye kovamadım, biliyorsan sen söyle Tadan pişman, tatmayan; zahir, ölür meraktan Cevap tırpandan gelir, ya da eğri oraktan Sırası gelen kimse, mutlak biner duraktan İnen yok, soramadım, biliyorsan sen söyle Yazdık, çizdik ha bire, ettik “kategorize” Şarjımız bitti lakin fiş ermiyor prize Demeye dilim varmaz “benzettiler kerize” Dünü hatırlamadım, biliyorsan sen söyle Akıl gitmişti, geldi, ne kıç kalmış ne donu Rezervuara atıp, üste çektim sifonu “Koca sarayı” yıktım, şu gönlümün balkonu Bir onu yıkamadım, biliyorsan sen söyle Müebbet mi yedik ne? ! Çek çek bitmez cezası Kalemim kırılırken vardı ”gönül rızası” Ne af çıkar, ne geçer, bu yürek arızası Çıkar yol bulamadım, biliyorsan sen söyle Herkes bundan bahseder, vallahi bilmeyen(!) yok Herkesin heybesinde, kelam da çok, söz de çok Çorba olmuşsa sevda, sağ olun be, karnım tok Şaştım anlayamadım, biliyorsan sen söyle Ortalıkta olanlar “ fotokopi” hep suret “Aslı” nerde? Kerem’de! .. Kalanlar bir aşiret Bu hastalık kronik, bir musibet bir şirret İlacı yapamadım, biliyorsan sen söyle Kadir Albayrak |
Kalemim kırılırken vardı ”gönül rızası”
Ne af çıkar, ne geçer, bu yürek arızası
Çıkar yol bulamadım, biliyorsan sen söyle
Güzel dizeler. Elinize kollunuza sağlık. Bulan varsa bana a söylesin lütfen. Rabbime emanetsniz. Dua ve selâmetle.