Nasip Değilmiş Herhal
Nasip değilmiş herhal,” tarafıma” mutluluk
Bunca yıl bunca mekân boşa dolanıp durdum Bu öyle bir yarış ki, ne gün yetti ne soluk Bir değil tam iki kez baltayı taşa vurdum Tükettim “şans” denilen, o ahlaksız(!) duyguyu Gayrı mesain bitti,” uyu yüreğim uyu” Bu düşüş sürer gider, bu öyle dipsiz kuyu Kuyu duvarı değil, ben inip dibe vurdum Kimi sevsem sahipli(!) , sahipleri “turnusol” Geri de dönemedim, bulamadım orta yol “Keder” kaderime dost, ele darsa bana bol Hüsran denen duyguyu tam on ikiden vurdum “Saadet” yazılmamış zahir, alın yazıma Kâbus güneşi değmiş her gece ayazıma Düzen tutturacakken “teli eksik” sazıma Mızrabı tele değil, sazın böğrüne vurdum Ee nasip değil herhal, ne kaldı deneyecek Desem ki “bir kez daha” el-âlem dillenecek “Bunda bir halt var” deyü, yüreğim fişlenecek “Nasip değilmiş” dedim, sözün özüne vurdum Gayrı aşkı şiirden ayır şairim ayır İki kez taşa vuran balta da kalmaz hayır “Geçmiş olsun” de yeter! ..Yanarken cayır cayır Alev alan gönlümü har’ın közüne vurdum Gömlek uymadı bana, ya da uyduramadım Yürek feryadı bildi, lakin duyuramadım Taht sahibi olup da “emir buyuramadım” Ne geldiyse dilime, aşkın yüzüne vurdum Mezun oldum sayılır, diploma almasam da Karnede” iki kırık”, sınıfta kalmasam da “Yamalı sevdalara” bir haber salmasam da Bu ömrün rotasını hazana güze vurdum |