Okuduğunuz şiir 28.6.2009 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
.....İstasyon Şefi
bir sinek kaysa başında kaşında alırdı soluğu kusursuz bir milletvekiliydi kafası damdazlak akkıldan münezzehti ama istasyon şefi olmuştu sonunda
bir türlü elde edemediği Binnaz’ın bir de kaderin tatlı cilvesi sabah tren öğle tren akşam tren demir oksit raylara bezdiğinden solucan pas ve toprak kokulu korkulardı direncini yitiren
dar ince uzun dehlizlerde rutubet kokardı yaşamı nefret ederdi kendi çaldığı düdükten Allah’ın her sabahı ve her akşamı romatizmadan yaşayamazdı örümcekler bile hayat mı bu derdi bazen kendi kendine tüneller tüneller tüneller bir gece paslı demirlerin üzerinde köylüler ıslak bir ceset gördüler
rüzgarla gelen düdük sesi korkutmuştu herkesi kıraç ve çıplak tepelerde bir hortlak söylencesi
ne frensiz bir yaşam vardı zaman tünelinde ne trensiz bir aşk masum bir çocuk gibi ölmüştü istasyon şefi mistik bir keder okunuyordu tebessümünde
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
.....İstasyon Şefi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
.....İstasyon Şefi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
bir sinek kaysa başında kaşında alırdı soluğu kusursuz bir milletvekiliydi kafası damdazlak akkıldan münezzehti ama istasyon şefi olmuştu sonunda
bir türlü elde edemediği Binnaz’ın bir de kaderin tatlı cilvesi sabah tren öğle tren akşam tren demir oksit raylara bezdiğinden solucan pas ve toprak kokulu korkulardı direncini yitiren
dar ince uzun dehlizlerde rutubet kokardı yaşamı nefret ederdi kendi çaldığı düdükten Allah’ın her sabahı ve her akşamı romatizmadan yaşayamazdı örümcekler bile hayat mı bu derdi bazen kendi kendine tüneller tüneller tüneller bir gece paslı demirlerin üzerinde köylüler ıslak bir ceset gördüler
rüzgarla gelen düdük sesi korkutmuştu herkesi kıraç ve çıplak tepelerde bir hortlak söylencesi
ne frensiz bir yaşam vardı zaman tünelinde ne trensiz bir aşk masum bir çocuk gibi ölmüştü istasyon şefi mistik bir keder okunuyordu tebessümünde
___________________________________________- ŞİİRİSTAN KALESİNİN KÖŞE TAŞI CELAL ÜSTADIM BU ADAM GİBİ BİR ŞİİRDİ ADAM GİBİ SAYGIMLA...
hocam işlediğiniz bu ilmek ilmek ne ise çok dokundu gecenin bu saatinde ben geç kalmışım tabi benden önce tüm edebiyat defterine dokunmuş.selamlarımı ve saygılarımı kabuledin .görüşmek(derken yazışmak)dileğiyle..
dar ince uzun dehlizlerde rutubet kokardı yaşamı nefret ederdi kendi çaldığı düdükten ..........imgelerin,betimlemelerin,kurgunun bir ustanın elinden çıktığını haykırıyor sanki... ... nicelerimiz nefretle ama mecburıyetten...ne düdükler öttürüyorüz hayatta. .. usta kaleme selamlar
dar ince uzun dehlizlerde rutubet kokardı yaşamı nefret ederdi kendi çaldığı düdükten Allah’ın her sabahı ve her akşamı romatizmadan yaşayamazdı örümcekler bile hayat mı bu derdi bazen kendi kendine
Evet hayat bu... Ve hayat yoksulluk kokan insanlar biriktiriyor habire.... Kimi raylar üzerine seriliyor, kimi bir duvar dibine...
Hüzün treniydi istasyon şefi ile birlikte gözlerimin önünden akıp giden...
sevgili dost...geç geldim...özürler... alışılmışın aksine bu sefer hüzünle ayrılıyorum sayfandan... gerçeğin acıtıcı çarpıcı resimleriyle... tebrikler... sevgi selam ile...aşk daim olsun...cg
nice yitik hayatlardan birinin anlatımı nasıl da hoştu traji komik bir hayat bizimkisi, nerde son bulacağı muğlak ah isteklere gem vurarak istasyon şefi gibi yaşamımız böyle hiç mi olacak?
/Kalimera hayran oldu biten bir yaşam öyküsünün o içli tablosuna- anlatımına, saygımla/
Kalimera tarafından 6/29/2009 4:35:21 PM zamanında düzenlenmiştir.
trenin soğuk vagonları gibi düşmüştü ölüm yüzüne.. oysa ne de çok isterdi her Allahın günü geçip giden trene binmeyi.. nerden bilecekti ki canını raylarda teslim edeceğini.
abim, şiir hüzün olmuş akmış.film şeridi gibi, okumadım izledim adeta. tebrik ederim.hem seçkiyi hem şiiri hem de senin o güzel yüreğini.
Kendi üslubundan ve kurgusunun gücünden aldığı ıslaklığı bırakıyor geride şiir, hüzün olarak. Ve ne muhteşem bir anlatımla, portre tadında. Tebriğim kurdelesiyle birlikte çift olsun efendim. Sevgimle...
Kırmızı kurdelasını ve uğur böceğini sonuna kadar haketmiş bir şiir okudum.Hikayemsi bir tat vardı ve başından sonuna yaşatarak okunuyordu.Şiire davet eden bir giriş ve muhteşem bir final... Tren şefini bile gözümde canlandırıp,yaşadığı ortamı,hissettiği acıları ve eksikliğini bire bir yanında gibi yaşadım. Kutluyorum şairi. Saygılarımla.
insanın sadece kendini düşünmediği etrafına duyarsız olmadığının kanıtı bir şiir yazan yüreğin büyüklüğünu bizlerin önüne serdiği bir şiir olmuş duyarlı yüreğine selamlar olsun dostum sevgiler
istasyon şefi, hareket memuru, makasçı... istasyon, makas ve raylar... yanık kömür kokusu, paslı demir kokusu ve istasyon şefinin ter kokusu. beni çocuklşuğuma götürdünüz sevgili Celal. yüreğinize sağlık.
O düdükte birşey vardı kardanadam... Şiirde diyemiyorum saygısızlık etmek istemiyorum,sanki gizlenen birşeyler var şiirden çıkartılmış gibi geldi .Belki de bana öyle gelmiştir bilemiyorum.Okuduğumda filmin ikinci yarısını bekler gibi hissettim kendimi. Bu kadar güzel ifadelerle anlatım keşke bitmeseydi diye düşündüm ve aralarda sanki birşeyleri çekip alınmış.
bir türlü elde edemediği Binnaz’ı bir de kaderin tatlı cilvesi sabah tren öğle tren akşam tren demir oksit raylara bezdiğinden solucan pas ve toprak kokulu korkulardı direncini yitiren
Kendinize özgü üslubunuzla dizelere dökülen duygular harikaydı. Çok beğendim.Kutlarım efendim. İlhamınız daim olsun.
gül peri tarafından 6/29/2009 10:15:57 AM zamanında düzenlenmiştir.
Yürü be Üstadım, kim tutar seni... " bir türlü elde edemediği Binnaz’ı bir de kaderin tatlı cilvesi sabah tren öğle tren akşam tren demir oksit raylara bezdiğinden solucan pas ve toprak kokulu korkulardı direncini yitiren " bu kadar uzun bir cümleyi şiirsel dizelere yaymak; İşte sanatçılığın eseri.
Tebrikler hem şiire hem de şairine... Sağol be üstad... İyi ki varsın.
Hani,ağabey,uzak,küçük yerleri ve insanlarını anlatan fimler,romanlar,hikayeler vardır ama biz insana dair evrensel durumları sanki daha dolaysız anlarız/algılarız ya onlarla, işte o denli güzel anlatmışsınız siz de şimdi... Yani,her insan biraz böyle bir istasyon şefi değil midir,kendi hayatının!... Yine harikasınız,ağabey... Sevgimle,saygımla...
Bizler ve bütün canlılar bir istayon garında ruhumuzu teslim edceğimiz şefi unutmamalıyız.. ve o manevi zahir görüntüsüyle ölümsüzlüğü yaşayacak can alan meleğimiz. o durak son ve ilk durak olacak dilerim düdük sesiyle imanımızın sağlamlığıyla o sesden korkutmaz yaradan bizleri...benim bugün böyle bir halet-i ruhiyem vardı herhelde... bu çok güzel şiirinize böyle bir yorum yapmak geldi içimden....tebriklerimle saygılar...
hep boyle duygusal ve siyasi bir ifade ile yamzayı nasıl basarıyorsun bilmem ustadım ama sen ileride bir idol olacaksın soleyebilirim rahatlıkla... sevgiler saygılar
istasyon şefiydi istediği mevkiye gelemedi Binnazı'da elde edemedi yaşama tutunmasınıda beceremedi o zaman tünelinde eceli gelmeden kaybolup gitti ve ardından gelenlerde ne olup bittiğini anlayamadı tren yoluna devam ediyor hala
hüzünle biten bir son..istasyon şefi belki herkesin gözünde çok sıradan..bir hikayesi,bir aşkı,bir şiiri olmalıydı kesinlikle..ve bu şiir de usta bir kalemden çıkmalıydı yine harika dizelerdi kutlarım sevgiyle
"birkaç gün sonra köylüler tepelerde hayaletini görünce pek ürktüler
kıraç ve çıplak tepelerde rüzgarla gelen düdük sesi korkutmuştu herkesi"
Şairim ben okurken ürktüm ve o düdük sesini duydum sanki!Hayaleti görenler nasıl korkmasın?Hikaye tadındaki bu güzel şiir için tebrikler.O kadar hoşuma gitti ki,ne yalan söyleyeyim bu tarzda bir şiir de ben yazacağım.Umarım sizinki kadar güzel yazabilirim üstad,ellerinize sağlık.
MUHTEŞEM...
Bizlere Şiir okumanın keyfini tattıran, birbirinden güzel eserleri bizimle paylaşan üstada en içten selam ve sevgilerimi sunuyorum.
Bu şiiri puanla ölçmek haddimi aşmak olur, ama en yükseği neyse o...
Tebrikler...