I
Derler ki; çok evvelce
Bir adam yaşarmış.
Bizim adam her gece
Dere tepe aşarmış;
Sorulmadan sormadan
Gün sabahı vurmadan
Bizim adam durmadan
Hep denize koşarmış.
Bilememiş yerenler
Lakabını verenler
Onu böyle görenler
Hep haline şaşarmış.
O denize akarak
Yakamoza bakarak
Derin bir ’ah’ yakarak
Gönülcüğü taşarmış...

Bir gün yine denizde
On ikiyi sekizde,
En tenhada en gizde
Bakışları yaşarmış!..

II

Akan yaşlar gözünden
Süzülerek yüzünden
Karıştı hep sulara
Ve işte tam o ara
Deniz taştı kudurdu
Köpüklendi ve durdu.
Adam dertli ufku boz,
Dile geldi yakamoz:

Nedir böyle kanıma
En kırılgan yanıma
Karışan bu üç beş yaş,
Sen de kimsin arkadaş?

Ve yakamoz susarak
Gözlerini kısarak
Kız şekline büründü
O adama göründü,
Doğanın bu hoş kızı.
Dudakları kırmızı
Göz rengiyse tok mavi
Tavırları semavi
Saçı deniz dalgalı.
Uçuşurken ak şalı,
Rüzgarların sesinden.
Gecenin nefesinden,
Dalgalandı o üstü
Üstündeki tül örtü.
Uyandı bir uykudan
Çıka geldi o sudan
Baş ucuna adamın
Dedi: Nedir bu gamın?

Adam dedi: Bu ne hal?
Gördüklerim bir hayal
Olmalı ki hiç değil.
Öyleyse ne bu şekil?
Işıklardan guruh mu?
Peri midir bir ruh mu?
Tanrım ya bu güzellik?
Bir ziya bu güzellik.
Bakışları yıldırım
Büyülendim sanırım.
Derken adam kendini
Toparlayıp, bendini
Aşarak tüm yaklaştı
Yakamoza ulaştı.
Nardı, alevdi kordu
Yakınlaştı ve sordu:

Ey güzel kız güzel kız
Gönül çelen bir hırsız
Tanımıştım, aynı sen
Bu güzellik bu hoş ten
Bu salınış aynısı
Bu ses onun tınısı.
Ey dalgalar bir susun!
Söyle, yoksa O musun?

Yakamoz bir gülücük
Kerem edip, en küçük
Hafifleyen bir tonda
O adamın solunda.
Nazlı tabiiyatı
Nazla söze başladı:

Hayır ben O değlim
Lakin söyle o kız kim?..

III

Adam derin düşündü
Yine böyle bir gündü
Saat yine bu saat
Sularıydı ve hayat
Olmadığı kadar dar
Bunaltıcı odalar
Gibi loş ve boş sanki.
Hissi buydu o anki.
Sonra birden sözleri
Gönül delen sözleri
Hatırladı hüzünle...

Onun adı hüzünle
Bende böyle anılır.
Melek peri sanılır
O yüzünü görünce.
Gittim ona bir gece;
Söyledim tüm hissimi
Böyle bir gün bitimi.

Seviyorum seni çok
Lakin başka çare yok
Düşündüm hep çıkar yol
Aşk bilmiyor sağ ve sol
Yönler bütün sanaymış
Günler bütün sanymış
Çıktı işte o güne!..

Kızın başı önüne
Ağır ağır eğildi
Bir an sukut çekildi
Kız doğruldu ve derken
’Beni böyle severken
Çok üzgünüm ama hiç
Kalbimde ne bir sevinç
Ne kıvılcım görmedim
Sana karşı, ve dedim
Yalandan da sevemem
Sana yalan hiç demem
Çünkü senle ikimiz
İki sıkı dostuz biz
Ne olur öyle kalalım.

Tekrar aynı olalım
Mazideki günlere
Mutlu mesut saf yere
Başka niyet olmayan
Her şey temiz ve ayan
Olduğu o diyara
Dönelim o bahara
Ve uzatma bu işi.
Üzme sakın kardeşi
Bunu bil ki seni ben
Kardeş gibi görmekten
Başka bir şey yapamam
Bitsin artık bu tamam.’

Adam: Bunu söyledi
Bana o hoş kız, dedi.
Bütün bütün yıkıldım
Bilsen nasıl sıkıldım
Bu sözleri duyunca.
Hayallerim ve onca
Yaşanılan maziye
Çöktü siyah sis diye
Bu sözleri o zaman.

Dedim gönlüm sen dayan
Bu yer bana artık boş
Onsuz burda kalmak boş
Belki o var ben varım
Tekrar nasıl bakarım
Ben o güzel yüzüne?
Varsa başka varsa ne
Gidip onu göreyim
Gönlüm ona vereyim?

Bu dert beni yaşatmaz
Gönül onu tez atmaz
Sakladığı sandıktan
Bilmem kaç ay yandıktan
Sonra hele hiç mi hiç
Atmaz onu bu behiç.

Günler böyle geçerken
Bana ölüm bu derken
Ölüm işte bu belli.
Seni gördüm teselli
Geldi her gün buraya
Geldim sana bakmaya
Çünkü sende ondan iz
Gördüm, aynı o temiz
Masum yüzün ışığı
Aynı hüzün ışığı
Yakamozda varmış hep.
İşte bütün mürekkep
Bütün bundan ibaret
Bir kederli hikayet...

Peri kızı acıdı
İçi fena sancıdı
Bu zavallı adama
Bu acıklı dırama.

Düşündü ve sonra
Aşksız geçen bir kara
Geçmiş geldi önüne.
Kimseyi sevdiğine
Şahit değildi ayan.
Fakat burda oturan
Adam farklı gibiydi
Sevdanın en dibiydi
Böylesi sevilmeli.
Bunu fırsat bilmeli
O tez yaklaşayım
Biraz aşkla yaşayım.
Dedi kendi içinden
O adama bakarken.

O an buldu bir davet,
Ve yakamoz der: şayet
Kabul etse sevmeyi
Senin için her şeyi
Göze alsa görmese
Seviyorum çok dese
Bahsettiğin güzel yar
Olur muydun bahtiyar?

Adam baktı ’ ah ’ çekti
Çok şeyler diyecekti
Lakin sustu ve sonra
Şunu dedi bir ara
Olmaz mıydım ey güzel?
O ki ona yok bedel
Onun aşkı beni tüm
Çözülmez bir kördüğüm
Olan, bu zor duruma
Getirdi uçuruma.

Ve yakamoz bir ara
Baktı çok uzaklara
İçinde bir heyecan
Duydu gibi o an.
Dedi ona: Madem ki
Sevmiyormuş seninki
Sen de artık bekleme
Günü güne ekleme
Hayat böyle gidemez
Ömür böyle bitemez
İnan ki çok yazıktır.

Sevgi gönle azıktır
Bilirim ben, o yüzden
Unutmalısın onu sen
Unut bütün her şeyi
Başkasını sevmeyi
Dene, başka birini
Hem belki de yerini
Doldurur da o kişi.
Senin gibi serkeşi
Bu derdinden kurtarır.

Ve adamın o çakır
Gözlerine bakarak
Şöyle dedi: Yiğit bak!
Nasıl iyi olduğun
Böyle derin dolduğun
Halden bütün bellidir.
Benim kalbim açık gir.
Dene beni sevmeyi
Dene gene sevmeyi
Dene çünkü seni ben
Seviyorum gerçekten!

Adam önce şaşırdı
Sonra sukutu kırdı
Başlamadan sözüne
Önce kızın gözüne
Bakti ki tüm masmavi
Dudakları kor lavî
Güneş sarısı saçı
Onun yakan kıskacı
Üstüne o hulusu
Ah bu kız bir içim su!
Ziyasının o süsü
Sardı beni büyüsü
Diye o an düşündü
Sonra sözüne döndü:

Ey güzel kız güzel kız
Sen de sakın o hırsız
Gibi beni kandırma
Beni öyle yandırma
Doğru duyduysam şayet?

Peri şöyle der: Evet!
Doğru duydun çünkü sen
Sevilmeyi hakeden
Bir kişisin, ve işte
Seni bu ilk görüşte
Bu kısacık zamanda
Bundan sevdim.Bu anda
Sevdim seni, ey yiğit!

Gönlüm aslen bir kilit
Fakat sana açıldı
İşte böyle saçıldı
Bir anda senin için.
Tasalanma bir hiçin
Yüzünden artık bugün.
Ve bugün doğum günün
Olsun senin, sil baştan
Ve sıfırdan başlayan
Sil gözünün selini!

Bana uzat elini
Böylece ben seni de
Nihayetde beni de
Ölümsüzler yapayım
Sen güneşsin ben ayım
Böyle mutlu mesude
Günlerimiz beyhude
Tasasız gamsız geçsin
Geçsin yalnız geçsin!..

Adam birden bir devin
İçindeki alevin
Uyandığını sandı.
Ve gönlü tekrar yandı,
Severmiş gibi ilk kez.
Ve işitir işitmez
Elini ona doğru
Uzattı o saf duru
Ellerine dokundu!

Peri kızı soyundu...