FIRTINA...Kapkara bulutlarla köpürüp savruluyor, Yüce dağlardan esen, uğuldayan fırtına... Tutmuş saçım, ensemden, yüreğim kavruluyor, Tüm öfke, gazâbını sarıvermiş sırtına... Görünmeyen elleri, alev gibi dili var, Boyumu aşmış, çılgın sular gibi seli var, Kalbimi pençe pençe tutmuş, sıkan eli var, Sanki isyân ediyor, küsüvermiş bahtına... Yakışmaz bunca öfke, ne sultâna,ne beye, Neden bunca ıstırap, anlatamam kimseye, Toplayıp kederimi, üfleyeceğim ney’e, Sanki boyun eğiyor, öfkesiyle aht’ına... Duymaz mı sözlerimden, derin acı, ıstırap, Görmez mi gözlerimden keder, hâlim pek harâp, Merhem ol bu acıya, sana el açtım Yarab! Yıkıp gönül sarayım, oturacak tahtına... Hâlenur Kor 9/ 6/ 2009 |