YAĞMUR
Yağmur, yağ desem yağmaz,
Susuz gönüllere ağmaz, Sularını boşalt desem, boşaltmaz. İlahi emirden başka adım atmaz… Sen, emir veremezsin bir avuç suya, Söz geçiremezsin, birtecik damlaya, Hüzünle çağlayan gözyaşın ağlar, Suların kalbine akar da akar, Sonra bir sızı başlar yağmurla, Eller semaya açılır gururla, Ot, çöp, ağaç, bin bir türlü canlı, Ağzını açar, bir damla suya… Sense ayaküstünde keyif çatarsın, Yerde gökte ne bulursan atarsın, Küstah bir lafızla başlarsın; “Yağmurlar yağmasın, sular akmasın, Akvamı beşer, ağzını açıp bakmasın.” Gölekteki kurbağalar bağırır! Sivrisinekler kanat çırpar, Sinekler, arılar vızıldar, Bir damla su yutabilmek için… Çayırlar, çimenler gözü yaşlı, Tarlada ekinler ceylan bakışlı, Güneş kızgın ve öfkeli, Bulutlar can simidi taşır, Dudaklar çatlak ve kan rengi. Yağmur, sen böyle bir anda geldin, Yüce Allah’ın rahmetini, bereketini, Susayan bütün gönüllere verdin. Sen inkâr edeni ve nankörü boş ver, Aldırma onlara, anlamazlar yağmuru, Sudan, selden; çileden, acıdan hamuru. Onlar dünyevi iyi keyif çatarlar, Fakir fukaranın arkasından atarlar, Haramı lop lop diye yutarlar, Pamuk ipliğiyle iktidar kurarlar, Masum insanların sırtında, Asalak gibi yuva yaparlar, Fakirin bir damla suyuna, Aç gözlerini dikerler… Yağmur, sen içimdesin ılık ılık, Seninle mutlu oluyor denizdeki balık, Çimenlere, ekinlere, otlara ağaçlara, Hayat verdin, bütün ölü ruhlara. Göllerin, göletlerin, gölcüklerin, Irmakların, çayların derelerin, Seninle bayram eder, Hayat ilahi bir nizamda akıp gider… Solucanlar, köstebekler dans eder, Kurbağalar, yaratanına şükreder, Suların hep derelerle kucaklaşır, Senin can suyun ölü ruhlara ulaşır. Sen geldin, hayat geldi, yağmurum, Bir damla suyunla yoğruldu hamurum... 12.06.2007 Yukarı Çulhalı Akdağmadeni |
Suların derelerle kucaklaşıyor,
Yağmur; sen geldin, hayat geldi,
Yaşam mutluluklarla donandı…
YÜREĞİNE SAĞLIK,AKDAĞ MADENİNE BENDEN SELAM OLSUN.