ÜMMET
İki heceli bir sözcüktür ümmet,
İnsanlık için ise verilmiş nimet, Anlamı ise kocaman bir dünya, Bizi âleme yansıtıyor bu ayna, Mefhumu malum, lafzı ruhumuzda, Ağır mesuliyeti yükselir omzumuzda, Vücut diye düşündüm bu ümmeti, Yaşarsak Rabbim verir himmeti, Beyinlerimizde sulanmış bir yara, Akıyor aşağı, derdini yara yara. Aşağı baktım, ayak yok, Yukarı baktım, baş yok, Yanlara baktım, kollar yok, Beyinse kurtçuklarla örülmüş, Etrafı kapitalizm ile dürülmüş, Başıboş yol alıyor bir meçhule, Ruhunu her gün tükete tükete… Kendini yiyip bitiren ümmet, Nedir boynuna takılan bu zillet? Bosna, Azerbaycan senin değil mi? Keşmir, Cezayir gözün değil mi? Ortadoğu senin kalbin değil mi? Orta Asya ciğer paren değil mi? Türkistan senin bir parçan değil mi? Tilkiler üşüşmüş, her birinin başına, Tavuklarsa koşuyor yumurta sevdasına. Akan lağımlı ırmak, ateş hattında, Patlamaya hazır bomba olmuş can pazarında... Ümmetin özlediği bir yudum özgürlük, Bir masalla sıkıştırılmış boş tabaklara, Hakikat girmez olmuş sağır kulaklara. Ağlayan gözler kör, kulaklar sağırsa, Fert fert kalanlar, ne kadar da bağırsa, Zil hep çalacaktır, zalimlerin mabedinde, Birbirimizi bitireceğiz cehaletin dibinde. Senin ciyak ciyak çıkan ümitsiz seslerin, Umudu olmayacaktır bekleyen bu neslin. Unutma! Ümmet tam bir düzenden oluşur, Hak ve adâlet adına ölümüne dek konuşur. Dünyanın neresinde acı duysam acımdır, Tırnağına batan dikenler, acınsa acımdır, Senin mutluluğun benim mutluluğumdur, Senin hüzünlerin ise benim kâbusumdur… Nerde olursan ol; bil kardeşinin kıymetini, Yüce Allah hayır eyler, senin iyi niyetini. Uzaklık bizim için asla değildir bahane, Gelecek bu ümmet için olacaktır şahane. Allah’ım! Zulümlere karşı bize yardım et, Birlik ve beraberliğimizi daima ihsan et. 09.05.1993 Konya |