Erkekler AğlamazGüneşi çalınmış bir İstanbul sabahında Puslu gökyüzünde kimsesiz martılar En afili ayrılık şarkılarını notasız çalıyorlar, Efkârı vuruyor gözlerinin yine içime Yazıyorum seni bilirsin hiçbir zaman beceremesem de… Bir vapur sesiyle en güzel sohbetimiz bölünürdü, Hatırlar mı sın, gülüşürdük, Kuru bir simitte paylaşırdık aşımızı aşkımızı Ne çabuk iflas etti bu aşk ben sensiz sen bensiz ne çabuk kaldık Yitirdik, bitirdik birbirimizi Tanıdık bir sesle uyanmıyorum çoktandır, Bu yüzden her sabahım yeterince sinirli, Ellerimi ısıtacak eldivenlerim var artık Ellerinin yerine koydum. Dolduramıyor ki boşluğunu biliyor musun ben üşüyorum. Sokaklarda, yollarda sana benzeyen yüzler görüyorum, Yâda şizofrenim oldun herkeste seni arıyorum... Kiminin saçı benziyor sana, kiminin bakışları Hepsini toplasam bir sen etmiyor ama. Isıtmıyor yüreğimi… Dolu dolu yaşamak bu olmalı yokluğunu, Gözlerimden taşacak yağmurlar biriktiriyorum çoktandır Dayanacak çok fazla gücüm kalmadı oysa Çatlaklarımdan sızıyor adın yine yavaş yavaş, Durduramıyorum yere düşüyor birkaç damla yaş… Erkekler ağlamaz… Ferhat Tokmak 28.05.2009 |
martıların öksüz kalmamasını dileyerek,ve hangi eldiven ısıtır ellerinin yokluğunu...diyerek gidiyorum sayfanızdan...
saygımla....