Bir Gece Yarısı
Dışarıda;
Delicesine kin yağmurları boşalıyor Kimine göre rahmet, Kimine göre sıkıntıya katlanmak. İşte ben; Nefret yağmurlarının tipi boranlarına göğsümü gerdim Unutulması delikanlı dünlere ateşler çaktım. Yiğitlik ise ıslandı, yanmadı söndü. Bu sağanakta, Kimi zaman, sırılsıklam halaylar çekip oynadım. Kimi zaman, kendimi gizlemeye ceht etmeme rağmen kamufle olamadım. Bir öldüm ama bin dirildim. Tenim donmak üzere, bedenim bende değil. Dondurucu soğuğun etkisiyle üşüyorum Fanilam üzerime yapıştı Hıçkırıklara boğuldum Öksürmeye başladım. Hasta mı olacağım? Yoksa bunlar semptomların bir belirtisi mi? Paranoyak oldum. Gözüm döndü, adımlarım hızlandı Sessizlik kıskanmaya başladı sessizliğimi /.../ İçeride; Kendini şair zanneden Parkası ıslak zalim bir serseri İşte ben, Pusatlandım bir gece yarısı Sonu gelmeyen, Bitmek tükenmek bilmeyen şiirlerime Birsonver’mek istiyorum Son defa... Elimde uzun namlulu bir kalem, Pusudayım satırbaşlarında. Dilimde bol barutlu yedek şarjör Dudağımda ebediyetime takılmış nankör bir susturucu. Önümde; Korkudan tir tir titreyen sahipsiz mısralar, Hedefte; Delik deşik, darmadağın harfler Ve vurgun yemiş mermi manyağı cümleler Bir gece yarısı, Savaştan çıkmış gibiyim. Aslında cümle kuramaz, şiir yazamaz oldum. Bu şiir de olduğu gibi. Düşünün işte, böyle bir ben’i. /.../ Kelimeler boğazımda düğümlenmeye başladı. Harfler nerede? Kaçıncı satırdayım? Hiç bir şey göremiyorum Gözlerim millendi mi? Yalnız mı kalmıştım? İhmallerin mahsulü müydüm? Keşkelerime eyvallah mı çekiyordum? Hasta mı, yoksa hastalık hastası bir Hipokondriyak mıydım? Bir gece yarısı, Tesbihimin taşları gıcırdamaya başladı beynimde. Acayip sesler duyuyorum Jandarmalar devriye çıktı Gazeteler manşetten beni yazıyor. Televizyonlar ‘katil o’ diyor. Kork(m)uyorum. Ben bir şey yapmadım, Kimseyi öldürmedim, Kendimi vuruyorum şiirimde Bir gece yarısı, Hece benim, mısra benim, serseri benim, şiir benim, şair benim... /.../ Kimine göre deliydim Halbuki, Sevgisizdim Sevgiyle boğulmak istiyordum Ve ben bir Sevgimilitanı’ydım Bilmiyorlardı... Şefkate ihtiyacım vardı Tıpkı bebekler gibi Suçsuzum, suçsuzdum. /.../ Duyun dostlarım; Bu gece bu şiirde Ortalık kan gölü Kalemim kan ile yazıyor kelimeleri. Can çekişiyor yarıcan’lı mısralar. Yetişin imdat...! Katil var bu şiirde Sağlar kaçtı, Esirler; Satır aralarında zincire vurulmuş Yaralılar; Yoğun bakımda bitkisel hayatta Dünyaya, hayata, şiire ve bana dönüşü olmayan seferdeler Bir gece yarısı, Zalim benim, suçlu benim, katil benim, mahkum benim... (kime ne?) Not: Biletler tükendi, katil aranıyor. NeYzEn.. Bülent Kaya |