GECE VARDİYALARI 2
Rengârenk ipek çileleri
Yedeğimde makara sandığı Saçakların arasından açılmış Dar bir desen tünelinde Yitik, sessiz ve yorgunken Elimde mi seni düşünmemek Bu duvarlar niye konuşmaz benimle Seni anlatsam gün ışıyıncaya dek Belki "onların da yüreği kırmızı tuğlalardır" Çarpıntısını hiçbir zaman duyamadığım Alman tezgâhlarındaki bobinler döndükçe Bir ben bilirim, gecekondusu yıkılmış bir ailenin Daha sarılmamış acılarıdır tükenen iplik Lâl desenler dokundukça Mümkün mü suskunlukla bir sevgiyi büyütmek Elemiye’ye taktığım her karışık çilede Tezgâhlarda boşalmış makaralar, Dokuma hatası şiirler artmasın diye direnmek? İsterdim ki hepsi: Mekik değiştiren yağlı ellerim Kırık tamburlar Yıldızsız bir atölye gecesinde unutulsun Yanardöner düşlerin, senin zengin düşlerin Çıkacağın kaç yolculukta, kaç yalnızlık Bendim o korkmuş çırak, ustasının yanında Tezgâhlar hep susardı sabaha yakın Senin şarkıların başlardı, alaca Kışkırtıcı ve utangaç... Sevgilim yoksa Böyle kaçak şiirler mi çıkardı Sinirli, yıpratıcı gece vardiyalarında... |