SON SAATİN BİR SAAT ÖNCESİ...hadi eyvallah dostlar doldu zaman... bu son demli çayım bu yaktığım son sigaram bu tabla kurtulacak benden bu cam odam koltuğum mumlarım masam eve sinen tütün kokusu o ağır nikotin zehiri geceler gri-mavi dumanlarım ki hayaletleriydi anılarımın git gide dağılacak... küslüğüm yok kimseye selâmım hep selâm oldu sözüm hep söz bölüştüysem ekmeğimi gönül soframdandı ikramım sıcağım gülümsememdi kış ayazında kavruk ağustoslarda dostlara sabır telkiniydi hep serinliğim... haydi eyvallah dostlar son bir sitem daha döşeneyim şimdi ayrılığa şöyle eni konu delip geçsin anlayanlara ! kim derse ki aldırmıyorum artık unuttum gitmeleri sildim anıları acıları bir gözyaşı gibi bilin ki külliyen kuyruklu yalandır işte gider ayak yine kavgalardayım son vaktimde sitemim bundandır az mı kapılar çarptım yalanların suratına bir adım ardımda hasret bir adım önümde ölüm ben hep gidip geldim iki gerçek arasında hadi eyvallah dostlar isteğim yok hiç birinizden varsa eğer hakkım her kime bin kerre helâldir sizler de helâl edin hakkınızı gönülleriniz bir umman gibi uçsuz bucaksızdır bilirim eğer aklınıza gelirsem bir gün iki mısra arasında minicik bir tebessüm olup kısacık bir an kalayım dudaklarınızda... aşk daim olsun dostlar aşk daim olsun daima... CEYDA GÖRK 23 Haziran 2007 sa:24.40 |
karşılığını almama ihtimali vardır, sevilmeme, itilip de kakılma...
Yine de tüm cesaretiyle sunar sevgisini kaçana.
Kendinden kaçıyordur kaçan.