SEFERİ ÖMÜRSeferi ömrün seyir defterinde mecburi firari yazılı Rotası güneşe dönük ama sönük mavilerde Her tayfunda vurguna biraz daha aşina Serseri kurşunun kör mü gözleri Bak sırtımda hala geçmeden izleri Hep aynı menzilde mi seyredilir Hep aynı dert zincire mi eklenir İtirazı kabil olmayan sırdaş duygular sarmalı Sonun başladığı yerde hep yeni son başlangıçları Seferi ömrün seyir defterinde kaçınılmazlık yazılı Kör kütük olmuş gözlerde hasat zamanı Zerre damla umman olur Bereket yağmış elem toprağına Yediveren mor gül Yenibaharını yaşamakta Kaç elem ötede beklemekte sabrın selâmeti Kim bilir kıyamete ertelediği vuslattır Belki de kaderin alına çizdiği Şahmeran bakışlar ceylan kaçışlarında takıntılı Baştan mağlubuz saklambaç oyununda Neden Kafdağı ardında umutlar Görmekle anlamak arasında seyreyler Tılsımın bilânçosu Sanrılardan kurtuluş yok İhtimal dâhilinde olmak hep o korku Seferi ömrün seyir defterinde nihaî hayıflık yazılı Fetret anı yılan boyna dolanık Kördüğüm mavi karayla Pişmanlık sızıntısı katre katre asal zamanda Depderin sularda çırpınıştan kollar tutkun Ah bir de yürek var ki özden vurgun Umut kadar yalnızlık Yalnızlık kadar varlığın adıdır yokluk Güftesinde ummanlara kanat verir Sondan yazılmış yazgının ağıtı Saydam gözler sığında sığınmış karanlık Ateşin muma sadakati gibi Kendini yakmak olur aydınlık Dağdan sözler gölgesinde aldanmışlık Ve bir şair dizesinde yaşar hep o yaşanmazlık Şükran AY 16.04.2009 |