Aşka Uzanan Kapı
fırlatıldım gökyüzüne
herbiri bin parça oldu gönlümün seviyorum be işte seni, var mı bir diyeceğin ve var mı benim kadar cesaretin, deli olmaya korkan söyle neden aşık olsun ki bu evrende, deli gönlüm korkmuyor da coşuyor işte sana olan sevgisiyle, aşkla, uçuşuyor kelebekler ah ne kadar da güzel kanatları atların, bir masal olmalı aşk, içinde yüzebileceğim huzur dolu bir deniz, kıyıları olan engin denizler, limanlar, maceralar, sığınaklar, korsanlar da olmalı aşkımda, benim aşkım küçük değil, benim aşkım çok büyük, uzatma vedamı şu kapıda bırak da son bulsun ayrılık kavuşalım birbirimize, fırlatalım yıldızları gökyüzüne, avuç avuç toplasın onları melekler ve daha çok aşk getirsinler bize çünkü ikimiz de, evet bu gözlerimizden belli küçük okyanuslarız aslında minyatür denizler gibiyiz, çalkalanırız, hüzünleniriz, fırtınalar kopar, ah be kadın, kadın olmaya yürek ister işte senin gibi, sana emanet olsun herşeyim bir bahar gününden bile daha güzelken heryerin söyle nasıl dokunayım sana yavaşlamadan zihnim bu aşk burada son bulmamalı aşkım kapında uzamamalı, sana çarpan gönlüm sonunda huzur bulmalı, daha ne olsun, bir çiçeğin bakışlarına sahipken ah o gözlerin sana bakmama neden izin vermiyorsun hergün yeniden ölmeme neden göz yumuyorsun dünya değişse herşey yenilense yeni bir takvim açılsa koskoca insanlık için yine de sen, ille de sen, çünkü... aşığım işte sana.. ıslanmış ve yıpranmış, dünya durdu, sen bu dünayaya değil yıldızlara emanet, zaman dondu kaldı, hala seni sayıklıyor olduğu yerde; güzelsin, çok güzelsin diye, durup dinlenme, kaç öylece böyle daha unutulmaz olursun: acı dolu, delik deşik gönlümde.. |