bir bahar mvsiminde ömrümün son deminde bahar güneşi gibi doğmuştun üstüme bazı olaylar yaşamıştın boynunu bükecek... yaşamının en önemli sırrıydı o. paylaştın benimle ısrarım üstüne mezara gidecek sır oldu aramızda tazeydin, tazeciktin... dalından koparılmış gonca bir gül gibi ömrünün ilkbahar rüzgarıydı esen seni ne denli sevdiğimi bilsen...
bende çok şeyimi paylaştım seninle ömrümü bir bri sana anlatırcasına... "ARKADAŞ" diyordun her zaman, Arkadaş. Sevgili olmadın arkadaş... hayata küsen, ölümü isteyen insanları kötü tanıyan bir inancın vardı yaşamdan beklediğin birşey yok gibiydi o halinle seni, daha çok sevdim... yüreğim acıyarak, içim yanarak Kalbim derinden derine eriyerek sevdim Sevgili olmayı istemedin. Sevgili gibi kıskanmaya başladın... Kaprislerin oldu pek çok Oysa ben seni, gerçekten sevdim Seven insan başkasına nasıl bakardı Sen bunu kabullenemedin...
Seni tanımadan önceki dönemden Arkadaş yazışmalarımı bulup çıkardın Yüzüme çarptın, yalancı yaptın... Altındaki tarihi oku dedim Dinlemedin... Senden önce dedim, duymadın Alıp başını gittin "BENİ SİL" dedin. Suçsuzum dedim Günahıma girme dedim Senden sonra değil dedim Çok yalvardım uzun uzun... Aldın başını gittin "İnanmıyorum, sen de onlardansın..." dedin, Yanıldın güzelim, çok yanıldın...
seni baharda tanıdım, adın "BAHARÇİÇEĞİ " olsun demiştim bahar bitmeden kışa geldin... soldurdun bahar çiçeklerini tek tek yolup attın yüzüme yine yalvardım "Yapma bunu bize, buna hakkın yok, kanımıza girme, boynumuzu büktürme, kalbimizi yakma" dedim dinletemedim sana baharçiçeğim...
şimdi bak, kalbimiz yanık umudumuz kırık, boynumuz bükük dünyamız karanlık oldu... şöyle bir dön de geriye bak, kalbini eline al düşün, gönlünün inleyişini duy, gözlerinden süzülen, ateş suyu yaşları, okşar gibi sil yanlışları gör, acılarımı hisset sevdamıza bir şans tanı...
elindeki hançeri saplama artık bak, tabancanda kurşun kalmadı gönüller bu sonu hak etmedi gel geriye gel, başa dönelim tekrar... bir çizgi çekelim geçmişe, düne bak titreyen, inleyen kalbim, ilk günki gibi nasıl atıyor... dindir acıyı, hasreti, gel geriye ne olur? en çpk sevdiğinin başı için gel, istersen, hiç sevmediğinin ölüsü için gel, gel ne olur son kez, bir kez daha gel, dindir bu özlemi, hasreti ne olur?
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SON KEZ OLSUN, NE OLUR GEL... (Şiirlerim) şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SON KEZ OLSUN, NE OLUR GEL... (Şiirlerim) şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
şimdi bak, kalbimiz yanık umudumuz kırık, boynumuz bükük dünyamız karanlık oldu... şöyle bir dön de geriye bak, kalbini eline al düşün, gönlünün inleyişini duy, gözlerinden süzülen, ateş suyu yaşları, okşar gibi sil yanlışları gör, acılarımı hisset sevdamıza bir şans tanı...
bende çok şeyimi paylaştım seninle ömrümü bir bri sana anlatırcasına... "ARKADAŞ" diyordun her zaman, Arkadaş. Sevgili olmadın arkadaş... hayata küsen, ölümü isteyen insanları kötü tanıyan bir inancın vardı yaşamdan beklediğin birşey yok gibiydi o halinle seni, daha çok sevdim... yüreğim acıyarak, içim yanarak Kalbim derinden derine eriyerek sevdim Sevgili olmayı istemedin. Sevgili gibi kıskanmaya başladın... Kaprislerin oldu pek çok Oysa ben seni, gerçekten sevdim Seven insan başkasına nasıl bakardı Sen bunu kabullenemedin...
umudumuz kırık, boynumuz bükük
dünyamız karanlık oldu...
şöyle bir dön de geriye bak,
kalbini eline al düşün,
gönlünün inleyişini duy,
gözlerinden süzülen,
ateş suyu yaşları, okşar gibi sil
yanlışları gör, acılarımı hisset
sevdamıza bir şans tanı...
ŞİİRDİ...
HANİ HER KÖŞESİNDE DUYU KOKAN SIKI BİR ŞİİRDİ...
TEBİRKLER...