ADSIZ
Ilgın -1994
İki bin’e beş var öğretmenim Geri kalmıştı köyleri cennet Türkiye’min Eğitim savaşına gönüllü katıldık İki bin’e otuz üç kala, gereğiydi sevmenin Her bir neferin göğsü imanla dolu “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” Yolumuz, önderimiz Atatürk yolu Hayatımızın baharındaydık İşin başında olanlar Şu kadarcık ücret verdiler Bütçe imkânları Kusura kalmayın G.S. M.H. Üç yüz dolar dediler Ey fakir milletin fakir öğretmeni Kısıtlı tut yemeni, giyinmeni Karın tokluğuna çalıştık ,heder olduk Sene doksan dört, iki bin’e beş var Halsiz düştük siperlerde gider olduk Çıra gibi yandık, tükendik Şavkı vurmayan dibine Çocuklarımıza gün göstermedik Yaşamlarımızın hazanındayız şimdi İşin başında olanlar Ücretimizi ekmek parasına indirgediler Bütçe imkânları İsterseniz Milli gelirimiz yedi bin dolar Demeye getiriyorlar Ey gönenç milletin yoksul öğretmeni Emekli sandığı iflasın eşiğinde Ayıp mı olur Rica etsek erken ölmeni ………………………………………… Sanki kaderimiz enbiya kaderi, Ahiret’e azık ettik kederi |
yok EFENDİm biz tabi
tekrar dökülse vatan için bu kanlar
en kutsal kan sizin tabi
bilmezmiyiz, nedir ihtiyaç
ekmek tabi,aş tabi
biz de EĞİTİMe muhtaç
sizin gibi aç tabi
peki biz mi kimiz?
öğrencileriniz tabi
Hocam,bilirim şiirin ardından açıklaması yapılmaz ama yanlış anlaşılmamak adına orda ki 'aç' kelimesinin eğitimden kasıt kullanıldığını söylemek isterim.Sanırım herkes anlardı da ben biraz pipirikliyim galiba:)
şiir şaire yakışır.Hakkını vermişsiniz...