HERCÂİBak öğle güneşi eski bir yazdan kalma Vakit tamam, sulara gir Sadece kendi sesinle Bir berzahtan geçerek Bir servinin niyaz dalı ol İşte câm içinde cân Sana hayrân sarmaşıklarla Gizli bir yeşilliğin nazına katılarak Bir çöl çiçeğinin güzel rengiyle Ufuklara yelken aç İşte kanat sesleri martıların Denizine geri dönüyor dalga Suların titreyişi ve akşam Akşamın o erguvânî rengi Yıkanır ruhun gözleri üryan Yıldızlar semânın raksında Mahmur bir gecedir bu Saydam bir tülün ardında Yedi iklim dört bucak Akşam kuşları sularla coşarak Dinliyorlar ay senfonisini Sermest bir yıldızın ışığı Düşsün senin de kalbine Yaprak yaprak çözülsün akşam Savur toprağa küllerini Bağrında büyüsün incir ağacı Bozulsun tılsım, aksın kan MUSTAFA ÖZÇELİK |