mavi gözlü...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Nazım Hikmet Ran 1902-1963
Dörtnala gelip Uzak Asya’dan Akdenize bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim. Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benzeyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim...Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi KARDEŞÇESİNE, bu hasret bizim...
sen mavi gözlü dev
üzerinde eski bir elbisen kirletilmemişliğinle bu Kâbuslu gecelerde özleminle umudunla seyre dalarken elimde kadehimle yarınlara umutsuz bakarken sen sen mavi gözlü ölüme inat yürüyen dev gidin dünyama ansızın ıssız ve kimsesiz çaresiz ve sensiz yazmayı öğrendim senin için yazmak doğruyu dile getirmektir bilirim yalan işlemedim bıraktığın kumaşa haini gizlemedim vurdum şakağından sen sen mavi gözlü dev girdin dünyama yazmayı öğrendim |