İstanbul ağladı...
Kanlı ellerini yıkadılar,
Kan aktı… İstanbul çeşmeleri… Padişahların abdest aldığı Şadırvanlar, Firavunları ağırladı… Kölelerin sırtları, sıvazlandı. Dişler gıcırdatarak, Kurtlar sofrasında Paylaşıldım. Bana İstanbul ağladı, Ben İstanbul’a ağladım… Bu ne kara sevda, 41 yıl kapısında, Elleri boş kaldı. Oysa bir fincan kahvenin, 40 yıl hatırı vardı… Avuçlar yalandı… Hak değil , Kuvvetti üstün Olan, İnsanlık çukurlaştı.. Ziyafetler çekildi Efendilere… En güzel değerler serildi, Önlerine.. Beni kimliğimi, Bitirdiler durduk yerde… BOP’a maya çalındı.. Yediremezler… Onu bizim , Nasreddin hocamız Yapardı. Ağlayan hocamızın, aklını “Diyalog” aldı… Dedem. Zehri altın kafeste, Der, yakalayacağı tavuğa Yem atardı… Vadiler kurdular kalbimizde, Buştlar Bilayirler Sırıttı. Hep onlar vardı. Milletin cürmü, mü? Ona özgürlükler, türbanı kadardı… Boşa mı demişler, Mertlik bozuldu.. Bir Kasım paşalıya, Bağlanan, umutlarımız soldu… Siz ey derin vadilerin, Zulmeden katil çocukları, milletine sırt dönmüş, uşakları salıverin. Dere aksın yatağında, bana vatanımı geri verin… Go home diyene kızdı. Sırt dönüp, taç edip zilleti, YÖK var. Millet yok, Der, bedelden bana ne, Sırtın pek karnın tok… Gözün karaydı, Hak yolda, o delikanlı şimdi nerede. Şehit toprağında, Hainler kuzu mantarı, Türedi. Üredi… Sunuldu, anahtarı… Gök kubbeler şerefeler ağladı. Ey Alnı secdeli… Sana gerek ne vardı. Basiretin mi kurudu… Zaten ihanet diz boyu , Milletin adı yoktu… Ah perdeler mi indi güneşine, Işıl ışıldı, boğazda akan su. Uşaklık ruhumu çöktü ne, Görmedim doğrusu. Silkineni , Biber gazları, Coplar vurdu… Kilise müzikleri, bastırdı sazları… Camiler tarihi anlattı, Yaşananlar ağlattı. Bizim, padişahlar sustu. Eskiden di yiğit olmak, Değişmek şimdi moda, Kırmızıçizgiler, hepten oynak… Akbabalar leşe üştü burada… Ahtapotun kolları, Defalarca sarıldı boğazıma, Öyle sıktı ki. Beni ağlatmadı. Papaz sakalı sıvazladı. Hain gülücükle, Gözümden yaş yerine, Kan aktı.. Sanki patrikhanenin, Kin kapısı, canlandı, ayağa kalktı... Ecdat oturdu, türbeler üzerinde, İstanbul, İslambol Ağladı.. 27 Haziran -2004 Nato toplantısına atfen yazılmıştır. |
Silkineni ,
Biber gazları,
Coplar vurdu…
Kilise müzikleri, bastırdı sazları…
Camiler tarihi anlattı,
Yaşananlar ağlattı.
Bizim, padişahlar sustu.
bir gün ufukta güneşin parlayacağı ve ezilenlerin gün ışığına çıkacağı günler yakındır....
Kalemine sağlık...