Ben Aydınlığı Severim
Çoğu gün fırtınalarla uyanırım
Beynimin derinliklerinden esen Esip esip umutlarımı Param parça eden Bir yalnızlık tutsaklığı çöker yüreğime Tükenir tek tek çocuksu hayallerim Kaybolan derinliklerinde karanlıkların Arayıp arayıp da kendini Kendinde bulamayan Gizemli sessizliğinde kâinatın. Ne denli sessiz Bitmeyen gecelerin zifiri karanlıkları Bu gece yine, Nasılda çekilmez oluyor olmazsa Karanlıkları yırtan baykuşun tiz sesi Sımsıcacık avuçlarımda elin Karşımda gülümseyen hayalin. Bu gece neden ısısız böyle Ne ötüşen gece kuşları Ne ezanlar bıçak saplar Karanlığın göğsüne Ne de tenimi okşayan nefesin Değer yüzüme Öldüm mü, öldük mü ne. Her tarafta sessizlik Her tarafta kasvet Bitmiyor bir türlü Bu hüsran bu haslet. Gecenin ıssız karanlığı Çökünce yüreğime derinden Peşimde hep bitmek bilmeyen karabasanlar Umutlarım uçar gider elimden. Bozsun artık suskunluğunu gecenin Dallarda ötüşen kuşlar Bir bir açsın dallarında Renk renk tomurcuklar Düşsün yine gönlüme hayalin Doğsun artık güneş Aydınlatsın karanlıklar Isınsın üşüyen yüreğim. Aydınlansın karanlıklarda gizli Kirli oyunlar Bitsin artık bu kâbus Geçmek bilmeyen geceler Telaşlı, kaygılı, uykusuz. Ne zaman biter bu zifiri geceler, Ne zaman gönlüme Bir umut ışığı düşer, Ferahlar kor olan yüreğim Bir seher yeli eser, Kimi der karanlıklar Bin ayıbı örter. Alın karanlıklar sizin olsun Ben aydınlığı severim Geceler sizin olsun Gündüzler benim. |
Ben aydınlığı severim
Geceler sizin olsun
Gündüzler benim
az Necip Fazıl kokmuş bu son dörtlük şiirin genelindeki o kelime kısırlığı coşkuya dönüşmüş
benim görüşdür şiir hakkında saygılarımla
değerli bir şiir çünkü sizin gönlünüz ki gönül kutsaldır