Zehirden Acı
O gün onarılmaz bir yara açtı yüreğimde
Kılıçtan keskin, zehirden acı son sözlerin, Bakışlarınla aydınlanırken zifiri karanlığını Uykusuz geçen uzun zemheri gecelerimin. Göğsüne yaslanıp uyumak bende bir tutkuydu Dinlendirirdi ruhumu oysa, ipek tenine dokunmak Gözlerimde uzun ve yorgun günlerin derin uykusu Çözülmeyen dertlerim olsa da yumak, yumak. Yüreğimde bir hançer hala o ahu gözlerin Viraneye döndü bak sensiz geçen günlerim Ne olurdu bir kerecik tutsaydı ellerimden ellerin Gam yemezdim gayri, yanı başında düşüp ölsem. Öksüzüm şimdi ömrümün son perdesinde bak Ne acı sensiz kalıp böyle, soğuk düşlere sarılmak, Hiçbir şey tat vermiyor, senden gayri şu dünyada Ne bir güzele meyletmek ne düş kurup umutlanmak. Ne olurdu sevgimin hatırına merhamete gelseydin Gururunu ayaklarının altına alıp, bir kez bana gülseydin Şükür ederdim inan ki kırk gün kırk gece yüce yaratana Gam yemezdim elin elimde, gözüm gözünde ölseydim. |